Yapı Magazin
Form, UV-C Işık Teknolojisiyle Havadaki Virüsleri Etkisiz Hale Getiriyor

Form, UV-C Işık Teknolojisiyle Havadaki Virüsleri Etkisiz Hale Getiriyor

 

Sektördeki varlığını 17 yıldır sürdüren bir yayın olarak bizler Form Şirketler Grubu’nu tanıyor ve takip ediyoruz. Ancak okurlarımız için kendinizden bahseder misiniz?

1965 yılında Ankara’da doğdum. İstanbul Nişantaşı İngiliz Lisesi’nin ardından Amerika’da Makine Mühendisliği bölümünden mezun oldum. Bunu takiben 1990 yılında İstanbul Üniversitesi İngilizce İşletme Fakültesi bölümünden lisansüstü diplomamı aldım. 1989 yılında Form Şirketler Grubu’nda satış mühendisi olarak iş hayatıma başladım. Form Şirketler Grubu’nda aktif çalışma hayatımın 32. yılı içerisindeyim ve 2007 yılından beri Grup Şirketlerinin Yürütme Kurulu Başkanlığını sürdürüyorum. Yurt dışında ASHRAE, yurt içinde ise İSKİD, TTMD, ÇEDBİK, TABA, GENSED derneklerinde aktif faaliyetlerde bulundum. 2003-2004 yıllarında İSKİD’in Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini üstlendim. Halen derneğin üyesi olduğu EUROVENT Avrupa Klima İmalatçıları Derneği’nde İSKİD’i temsilen “Türkiye Temsilcisi” olarak 1997’den beri katılım gerçekleştiriyorum.

Lennox paket klimalarınızda, yerli üretim atağına geçerek, 250 kW’a kadar, farklı kapasite ve modeli üretim ağınıza dahil ettiniz. Bu bağlamda, Lennox Hava Soğutmalı BALTIC TM ve Lennox Hava Soğutmalı FLEXAIR TM’i konuşmak isteriz. Bu ürünlerinizin kapasite artışından ve enerji tasarrufuna sağladığı katkılardan ve genel özelliklerinden bahseder misiniz?

2019 yılı boyunca 80 kW üstü kapasitelerde Lennox markalı paket klimaların üretimini yaparken, Mart 2020’den itibaren 20 kW’dan 250 kW’a kadar geniş biryelpazede Lennox paket klimaların seri üretimine başlayarak bu alandaki yerli üretim faaliyetimizi genişlettik. Flexair serisine ek olarak Baltic serisi Lennox paket klimalar da artık Form tarafından üretiliyor.

Türkiye’de imal edilen Lennox paket klimalar %51’in üzerinde yerli ekipman ve işçilik içeriyor ve cihazların yerli malı belgesi de mevcut. Form tarafından Türkiye’de Lennox lisansıyla üretilen yerli üretim paket klimalar geniş ürün yelpazesine ek olarak, kısa teslimat süreleri, lojistik kolaylıklar ve fiyat avantajlarıyla da yatırımcı ve uygulamacılara önemli avantajlar sağlıyor.

%100 taze hava, ısı geri kazanımıyla projelerde verimli çözüm…

Paket klima cihazlarımız tıpkı klima santrallerindeki gibi çift fanlı olarak dizayn edilebilir ve bu sayede istenen zamanlarda %100 taze hava sağlayacak şekilde çalışabilirler. Bu nedenle paket klima olarak dizayn edilen birçok işletmede mevcut Covid-19 önlemleri kapsamında istenen %100 taze havalı çalışma koşullarına uygun olarak cihazlarımızı devreye alabiliyoruz. Eğer taze hava miktarının ortamdaki hava kirliliğine bağlı olarak otomatik bir şekilde ayarlanması istenirse, Lennox paket klimalar özel hava kalite sensörü sayesinde kullanıldığı mahaldeki hava kirliliğini ölçerek taze hava miktarını otomatik olarak ayarlayabiliyor. Lennox paket klimalar, ürün içerisinde standart olarak bulunan free cooling özelliği sayesinde özellikle geçiş mevsimlerinde soğutma ihtiyacını %100 dış hava kullanarak sağlıyor. Ayrıca, ısı geri kazanım özelliğiyle de projenize verimli çözümler sunuyor.

Taze hava dışında, Lennox paket klimalar G4 ve F7 sınıfında filtreleri ve aynı zamanda Ultraviyole Işık teknolojisi ile iç hava kalitesine ve sterilizasyonuna opsiyonel çözümler de sağlar. Maksimum yoğunluklu ultraviyole ışıklar, mikroorganizmaların hücre yapısına zarar verir ve büyümelerini, yayılmalarını önler. Bu sayede %99,9 oranında sterilizasyon sağlanır ve aynı zamanda serpantin yüzeylerinin daha temiz kalması ile yüzde 15 civarında enerji tasarrufu elde edilir. UV ışık gözle görülmeyen virüsleri öldürmekle kalmayıp bakteri, mantar, küf oluşumunu da engeller.

Türkiye’de sektörün ilk “Green Office” (Yeşil Ofis) diplomalı firması olarak, gelecek kuşaklara daha yeşil bir dünya miras bırakabilmek adına gerek üretimde gerek ofislerinizde nasıl, ne gibi faaliyetleri hayata geçirdiniz?

Form Şirketler Grubu olarak çevreye ve doğal kaynakların verimli kullanılması konularına çok değer veriyoruz. Bu düsturumuzu tüm çalışma arkadaşlarımızla beraber yaşamlarımızın önemli bir kısmını geçirdiğimiz ofislerimize de taşıdık. Bu değer doğrultusunda 2014 yılından bu yana WWF tarafından belirlenen Yeşil Ofis kriterlerine uyarak Ekolojik Ayak İzimizi her sene daha aşağı seviyelere indiriyoruz. Ofislerimizdeki su, elektrik ve kullan-at bardak gibi karbon ayak izine sebep olan kullanımları yıldan yıla azaltarak tasarruf sağlıyoruz.

Bununla birlikte akaryakıt kullanımımızı da her yıl düşürmeye gayret ediyoruz. Geri dönüşüme gönderilen maddeler konusunda ise 2015- 2019 yılları arasında %44.6’lık bir oranda artış göstererek, geri dönüşüme ciddi oranda katkı sağladık ve sağlamaya devam ediyoruz.

“Deniz, göl, yeraltı suyu ve toprak kaynaklı sistem çözümlerini kullanarak 110 bin kW/h kapasitede iklimlendirme ihtiyacını karşılıyoruz”

Ofislerimizde gerçekleştirdiğimiz bu aksiyonların yanı sıra pazara sunduğumuz ve tedariğini sağladığımız ürünlerin de çevreci ve enerji tasarrufu yüksek ürünler olmasına çok dikkat ediyoruz. Form tarafından bugüne kadar projelendirilen ve hala çalışmakta olan toplam 58 farklı referans ile deniz, göl, yeraltı suyu ve toprak kaynaklı sistem çözümlerini kullanarak 110 bin kW/h kapasitede iklimlendirme ihtiyacı karşılanıyor. Alternatif enerji kaynakları kullanılmadan bu büyüklükte bir kapasiteyi karşılamak için harcanması gereken enerji, ortalama 50 MW/h değerinde. Form tarafından oluşturulan sistemler ise ortalama olarak 20 MW/h enerji harcıyor. Böylelikle toplamda 30 MW/h enerji kazancı sağlanıyor. Alternatif kaynakların kullanımı ile sağlanan yıllık 30 MW/h değerindeki enerji tasarrufu sayesinde, saatte 13 ton CO2, yılda ise ortalama olarak 30 bin ton CO2’nin doğaya salınımı engelleniyor.

Covid- 19 nedeniyle evlerde geçireceğimiz zamanın, önceki yıllara oranla artacağı, sıcak bir yaz mevsimine girdik ve bu dönemde yaşam alanlarımızın iklimlendirilmesi, konfor ve sağlık açısından önem taşıyor. Form Şirketler Grubu olarak, kapalı alanların steril iklimlendirme ihtiyacına, Amerikalı Steril Aire iş birliğinde UV-C ışık teknolojisi ile çözüm sundunuz. Bu teknolojiden, detaylarıyla bahseder misiniz?

Normalleşme adımlarının atıldığı bu dönemde, ofislerin, mağazaların ve toplu alanların yavaş yavaş açılması ve sıcak havaların etkisini göstermeye başlamasıyla klimanın virüs üzerindeki etkisi gündemde daha fazla yer almaya başladı. Klimaların virüsü yaydığını destekleyen herhangi bir araştırma veya çalışma olmamasına karşın gündemde konuşulanlar insanların zihinlerinde soru işaretleri oluşmasına sebebiyet veriyor. Form Şirketler Grubu olarak biz öncelikle sosyal mesafe ve maske kuralına çok önem verilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bununla birlikte Covid – 19 ile mücadele döneminde kurumsal firmaların sağlıklı ve güvenli iklimlendirme ihtiyacını karşılamak adına alternatif teknolojik çözümler üretiyoruz.

Kapalı alanlarda bulunan iklimlendirme sistemlerine entegre edilebilen UV-C ışık teknolojisi, hava içerisindeki virüslerin DNA yapılarını bozarak etkisiz hale getiriyor. Sistem, kapalı çevrim olarak adlandırılan yani ortam havasının çevrildiği fancoil, ısı pompası, VRF ve split klima sistemlerinin yanı sıra, açık çevrim mantığıyla çalışan yani tam taze hava ya da karışım havasının kullanıldığı klima santralleri ve paket klima sistemlerine de entegre edilebiliyor. 253,7 nm dalga boyundaki UV-C ışık teknolojisi, virüslerin DNA/RNA hücre yapısının enerji soğurma özelliğini kullanarak kimyasal reaksiyona girip yapılarını kalıcı olarak bozarak virüslerin çoğalma özeliğini yok ediyor. Bunun yanı sıra sistemde bakteri, mantar ve küf oluşumunu da önlüyor ve bu sayede %99,9 oranında sterilizasyon sağlıyor. Bu sistem, en önemli öncelik olan havayı temiz tutma görevinin yanı sıra, serpantin yüzeylerinin daha temiz kalmasını sağlaması ile işletme maliyetlerinde %15 civarında (basınç ve verim kayıpları önlenerek) enerji tasarrufu da sunuyor. Sağlanan bu fayda ile iklimlendirme – soğutma cihazlarının daha düşük işletme maliyetleriyle yüksek verimde çalışması sağlanmış oluyor. Burada en önemli kriter UV-C ışıkların seçimlerinin çok teknik bir içerikte olması ve doğru yapılmadığı taktirde hiçbir işe yaramaması. Bu nedenle birlikte çalıştığımız müşterilerimize bu konuda doğru ölçümlerle, bilgisayar çıktılarıyla destekli doğru seçimleri yaparak ilerliyoruz. Zaten sunduğumuz verileri gördüğünde müşterilerimiz bu konudaki bilgi birikimimizi, uzmanlığımızı ve farkımızı çok kolaylıkla anlayabiliyor ve bizi tercih ediyor. Çevresel duyarlılık ve enerji verimliliği bizler için çok değerli.

Pandemi nedeniyle evde geçireceğimiz zamanın artması, beraberinde ihtiyaç duyduğumuz enerji miktarını da artıracak. Dolayısıyla, enerjinin verimli kullanılması ve enerji kullanırken çevreye vereceğimiz zararın minimuma indirgenmesi önemli. Bu bağlamda R32 gazlı yeni nesil Mitsubishi Heavy Klimalarınızdan, çevre, enerji verimliliği, sağlık ve konfor açısından sağladığı faydalardan bahseder misiniz?

Form Şirketler Grubu olarak hem İzmir’de bulunan fabrikamızda ürettiğimiz ürünlerde hem de temsilciliğini yürüttüğümüz firmaların ürünlerinde çevresel duyarlılık ve enerji verimliliği konularına çok değer veriyoruz. Bu sebeple Form MHI Klima Sistemleri olarak Mitsubishi Heavy Industries’in yalnızca R32 gazlı klimalarını satıyoruz. R32 soğutucu, çevreci olmasının yanında R410’a göre birçok konuda üstündür. R32 gazının GWP’si 675 iken, R410A gazının GWP’si 2088’dir. Bu kapsamda R32 gazı daha az akışkan şarjı gerektirmesi sebebiyle doğaya verdiği zarar R410A’nın verdiği zararın 1/3’ünden daha azdır. Ayrıca R32 gazı benzer cihazlarda daha yüksek enerji sınıfları ve daha düşük enerji tüketimi sağlar. Enerji verimliliği daha yüksek olması sebebiyle R32 kullanılan cihazlar aynı performansı göstermesi amacıyla oluşturulan cihazlardan daha kompakt yapıda oluşturulabilme imkanına sahiptir. Ayrıca Mitsubishi Heavy klimaların özel allerjen filtreleri, kendi kendini temizleyebilme özelliği gibi pek çok özellik de üstün teknolojili bu ürünlerimizin son tüketiciye sağladığı avantajlardan bazıları.

FesKlima endüstriyel evaporatif soğutma üniteleriniz ile soğutulamaz diye düşünülen çok büyük ve çok sıcak tesisler için ekonomik ve uygun çözümler sunuyorsunuz. Evaporatif sistemin çalışma prensibi nedir? Sisteme sahip ünitelerinizde gerekli hijyen koşullarını sağlamak için hangi teknolojileri kullanıyorsunuz? Ürünlerinizin kullanıldığı referans projeler nelerdir?

Form Endüstri Tesisleri’nin İzmir’deki fabrikasında üretilen FesKlima Evaporatif Soğutma Üniteleri; endüstriyel tesisler başta olmak üzere geniş hacimli alanları yüksek verimle, ekonomik olarak serinletiyor ve bunu yaparken %100 dış hava kullanıyor. Kullanılmış havayı tekrar ortama vermeyip, mekanın temiz hava kalitesini yükseltirken, virüs ve mikropların yayılmasına da engel oluyor.

Evaporatif soğutma sistemi %100 taze hava ile çalışmaktadır. Bir fan vasıtasıyla dışarıdan alınan hava, küçük bir pompa ile ıslak tutulan petek yüzeyinden geçirilir. Hava ile suyun teması sonucu, su buharlaşarak havadan ısı alır ve havanın sıcaklığı düşer. Soğutulmuş hava fan vasıtasıyla mekana iletilir. Bu çalışma prensibi sonucunda kapalı alan hem %100 taze ile havalandırılmış hem de soğutulmuş olur.

FesKlima’ya özgü Hijyen Senaryosu ile ünite kapatıldığında cihaz otomatik olarak hijyen moduna geçer. Su kaynağındaki doldur- boşalt işlevi sayesinde cihaz kendi kendini temizler. Bu sırada cihazın fanı çalışmaya devam ettiğinden petekler de kurur ve cihaz böylelikle kendi hijyenini sağlamış olur. FesKlima’ya özel dozaj ünitesi ise isteğe bağlı olarak sistemin hijyenini sağlamak için klor veya mekana temiz bir koku yaymak için parfümle doldurulabilir. FesKlima; Vestel ve Arçelik’in bazı fabrikaları, Taha Tekstil’in pek çok üretim tesisi, Bekaert Çelik Kord fabrikası vb. fabrikalardan tekstil atölyelerine, dökümhanelerden sanayi mutfaklarına, çamaşırhanelerden tavuk çiftliklerine, düğün salonlarından spor tesislerine, camilerden tersanelere varana kadar son derece geniş bir yelpazede referanslara sahip.

“UV-C sterilizasyon ışığı, Hepa ve Karbon filtreler ile donatılmış, yüksek kaliteli hava temizleyicilerimizi sektöre sunacağız”

2019, inşaat sektörünün ekonomik dalgalanmalar nedeniyle iç pazarda daralma yaşadığı bir yıl oldu. İnşaat sektörüyle bağlantılı olan iklimlendirme sektörü de ister istemez, bu durumdan etkilendi. 2020’de ise tüm dünyayı etkisi altına alan Covid -19 salgını en önemli gündem oldu. Değerlendirmelerinizi ve bundan sonraki süreçte sektör ile ilgili öngörülerinizi, yeni pazar hedeflerinizi paylaşır mısınız?

Ülkemizdeki ve tüm dünyadaki şirketler gibi bizim de Mart ayından bu yana gündemimizde öncelikli olarak Covid – 19 yer alıyor. Bu süreçte çalışanlarımızın ve tüm paydaşlarımızın sağlığını önceliğimiz olarak görerek ve uygun tedbirleri alarak hizmetlerimize devam ediyoruz. Global ticaretteki yavaşlama ve duraksama özellikle ilk başlarda tedarik süreçlerinin de aynı şekilde aksamasına neden oldu. Özellikle Asya piyasasının tamamen kapanması ham madde ve mamul madde tedariğini durma noktasına getirdi. Hala devam etmekte olan salgının tam anlamıyla sektöre olan etkilerini uzun vadede daha doğru gözlemleyebileceğimizi söyleyebiliriz. Ancak yatırımlarla alakalı olarak yavaşlayan sürecin kısa zamanda normalize olacağını öngörüyoruz. Bir başka deyişle yatırımlar devam edecek ve bununla beraber biz de satış yapmaya ve hizmet vermeye devam ediyor olacağız. Bizler de bu süreçte yeni gelişmeleri ve değişimleri yakından takip ederek ilave konularda ürün ve hizmetler vereceğiz. Bunun en güzel örneklerinden biri, bu ay satışa sunmuş olduğumuz oda tipi hava temizleyiciler olacak. Yerli olarak İzmir fabrikamızda üretmeye başladığımız bu ürün, UV-C sterilizasyon ışığı, Hepa ve Karbon filtreler ile donatılmış, yüksek kaliteli bir hava temizleyici olacak. Bu konuda da yakın zamanda ürün resimleri ve detayları ile tekrar bilgilendirme yapacağız.

Etiketler:

Form, UVC, Işık, Teknolojisiyle, Havadaki, Virüsleri, Etkisiz, Hale, Getiriyor

Paylaş:
İLGİLİ İÇERİKLERE GÖZ ATIN
Our site uses cookies. Learn more about our use of cookies: cookie policy

Sign Up for Our Newsletter