Yapı Magazin
Ülkemizin Her Bir Metrekaresinde Taşyünü Talebini Karşılamaya Hazırız”

Ülkemizin Her Bir Metrekaresinde Taşyünü Talebini Karşılamaya Hazırız”

 

 

Kaliteli ve doğru ısı yalıtımı, enerji verimliliğini sağlayan en önemli uygulamalardan biri... Elazığ'da hayata geçen yeni taşyünü entegre üretim tesisinde mineral yünlere dayalı bütün ürünleri tek elden üretiyor. Endüstri 4.0 mimarisiyle tasarlanan “Akıllı fabrika” sistemiyle üretim ve sıfır atık hedefi ile hayata geçen yeni yatırımın detaylarını Akdağ Şirketler Grubu Genel Müdürü Muhammet Ali Akdağ ile konuştuk.

Türkiye’de yapılar için yalıtımın, yalıtım için taşyününün önemi nedir desek nasıl bir değerlendirme yaparsınız?

Dünyamızda maruz kaldığımız ekonomik krizler, pandemiler ve yenilenemeyen enerji kaynaklarının tükenmeye yüz tutması, enerji verimliliğini, enerjinin ekonomik kullanımını zorunlu hale getirdi. Ülkemiz gibi enerjide büyük oranda dışa bağımlı olan birçok ülkede bir yandan alternatif enerji kaynaklarına yatırım yapılırken bir yandan da enerji verimliliği ön planda tutulmaya başlandı. Enerji verimliliği için var olan enerji kaynaklarının doğru şekilde ve israfa mahal vermeden tüketilmesinin yanı sıra, doğru yalıtım uygulamalarının yapılması da yüksek önem teşkil etmekte. Bu bağlamda enerji verimliliğini ön planda tutarak ısı yalıtımı yaptırırken, doğru ürün seçimi de en önemli etkenlerden biri.  Bu açıdan bakıldığında ısı yalıtımında kullanılan ürünlerin; doğru malzeme ve uygun kalınlıkta olması enerji verimliliği ve azami tasarruf için en büyük göstergedir.

Ülkemizdeki mevcut binaları yalıtım açısından değerlendirmek gerekirse; 2021 yılı itibari ile Türkiye'deki bina stokunun yaklaşık olarak %15'inin TS 825 Binalarda Isı Yalıtım Yönetmeliği’ne uygun şekilde yalıtılmış olduğunu, sektörümüzün otoritelerinin bu alanda yapmış olduğu araştırmalardan görmekteyiz. Fakat son dönemlerde sektörel paydaşlarımız ve İZODER başta olmak üzere, sektörel kurum ve kuruluşlarımızın yine Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile koordinasyon çerçevesinde gerçekleştirdiği kamuoyu bilinçlendirme çalışmalarıyla ve yasal mevzuatlarla zorunlu hale getirilen Enerji Kimlik Belgesi, doğru ürün ve doğru uygulama ile oluşacak; Yalıtım bilinci ve yalıtım malzemesi kullanımındaki en uygun malzemenin kullanım tercihinin pozitif yönde ivmelendiğini gözlemlemekteyiz. Bununla paralel olarak Taşyünü gibi mineral yün esaslı yalıtım ürünlerine teveccühün her geçen gün artmakta olduğu da bir gerçek.

Ülkemizde tükettiğimiz enerjinin yaklaşık dörtte üçünü dışarıdan ithal ettiğimiz için enerji ithalatı, dış ticaret açığımızın önemli bir bölümünü oluşturmakta. Bu sebeple cari açığı daha düşük seviyelere indirmek ve enerjide dışa bağımlılığımızı azaltmak için enerji verimliliği ve doğru yalıtım uygulamaları elzemdir. Dünyada ve Türkiye’de kullanılan enerjinin %40’ı konutlarda ve yaşam alanlarında kullanılmaktadır. Bu bağlamda taşyünü, ham madde itibariyle tamamen dışa bağımlı ısı yalıtım ürünlerine nazaran, ülkemiz gibi enerjisinin dörtte üçünden fazlasını ithal etmekte olan ülkelerde dışa bağımlılığı azaltıcı katkılar sağlamakta.

Üretimden sevkiyata, pazarlamadan satış sonrası hizmetlere kadar teknoloji, çevresel duyarlılık…

Taşyünü entegre üretim tesisiniz Elazığ’da hayata geçti. Hayata geçen yatırımın hem Akdağ için hem Türkiye için öneminden bahseder misiniz? Buradaki üretim kapasitenizle ve ürün gamınızla sektör için nasıl bir fark yaratacaksınız?

‘Taş üstüne taş koymaya geliyoruz’ diyerek başladığımız bu serüvende, yaklaşık 14 aylık bir zaman diliminde, depreme, pandemiye, ekonomik göstergelerdeki dalgalanmalara rağmen, teknik ve idari ekibimizle birlikte kendimizi üretime adayan bir aile olarak süreci tamamlamayı başardık.

Elazığ OSB’de 90.000 m2 arazi üzerine kurulu olan fabrikamız, akıllı fabrika konseptiyle kurgulanarak endüstri 4.0 mimarisi ile faaliyete hazır hale geldi. Üretimden sevkiyata, pazarlamadan satış sonrası hizmetlere kadar bütün adımlar dijitalize edilerek tasarlandı. Bu aşamada; insan bilgisayar etkileşimi ve nesnelerin internetinden azami düzeyde faydalandık. Yanı sıra çevresel etkileri de göz önüne alarak hedefimizi sıfır atık olarak belirledik.

Doğadaki tüm canlılara karşı bir sorumluluğumuz var. Bu sorumluluk bilinciyle, fabrikamız için makine siparişlerini verdiğimizde karbon ayak izi hususunda hassasiyet göstermelerini istedik. Bunu yaparken maliyet kaygısı hissetmedik çünkü, çevreyi koruyarak gelecek nesillere yaşanabilir bir coğrafya miras bırakma düşüncesini, bir kültüre dönüştürmüştük ve bütün yatırımlarımız bu kültürle hayata geçirmiştik. Taş yünü yatırımımızda da bu kültür çerçevesinde hareket ettik ve ediyoruz. Burada hedefimiz sıfır atık… Çevreye zarar verecek atık söz konusu olmayacak, atıkları kendi içimizde bertaraf edeceğiz.

Üretim teknolojisi ile ilgili gerçekleştirmiş olduğumuz makine yatırımları ile üretim kapasitemiz, birinci fazda 52 bin ton/yıl olacak şekilde gerçekleştirildi.

Mineral yünlere dayalı bütün ürünleri tek elden üretebilecek bir tesis yatırımı, sürdürülebilir kalite için teknolojik donatılarla kurulu Ar- Ge merkezi…

Akdağ Mineral Taşyünü olarak, mineral yünlere dayalı bütün ürünleri tek elden üretebilecek bir tesis yatırımı gerçekleştirdik. Kaplamalı ve kaplamasız ısı yalıtım levhalarının yanı sıra, tesisat yalıtımı için gerekli şilte ve prefabrik boru, panel levhası üretimi, Marine grubu ürünleri, topraksız tarımda kullanılmak üzere Hidrofonik Taşyünü ürünleri de ürün gamımızda yer almakta.

Yine makine teknolojimizi 2 cm kalınlık ile 25 cm kalınlık arasında ve 30 kg/m3 ile 220 kg/m3 arasında taşyünü ısı yalıtım levhası üretebilecek düzeyde tasarladık. Kalınlıklar ve yoğunluklar açısından sektöre yeni bir soluk getireceğimiz inancındayız.

Yanı sıra teknolojik donatılarla kurmuş olduğumuz güçlü laboratuvarımız sayesinde sürdürülebilir kalite ve AR-GE Merkezi hedefimiz ve kadromuz ile yeni ürün geliştirme ile ilgili AR-GE çalışmalarımız ile sektöre optimum ürüne dair yenilikler ile giriş yaptık, bu bağlamda yakın zamanda çağın ve sektörün gereksinimlerine uygun inovasyon ürünlerimizi de zaman içerisinde kullanıcıların hizmetine sunacağız.

“Güçlü bayilik stratejisi ile, en doğru bölgesel yerleşimi kurup, bununla ilgili tüm Türkiye’yi kapsayan bir network çalışması sürdürmekteyiz”

Bayilik sisteminizi de oturtmaya başladınız. Bayilik noktasında nasıl adımlar atıyorsunuz? Bayilerinizi seçerken göz önünde bulundurduğunuz kriterler nelerdir?

Yatırım sürecimize başladığımız ilk günden itibaren, fabrika alanımız henüz kazı aşamasındayken, sektörde tanınan bilinen birçok firmanın / bayinin teveccüh göstererek yanımızda durması, niyet beyan etmesi bizi ziyadesiyle memnun etti. Gelinen süreçte, en başından beri bize, sanayicilik geçmişimize, ailemize, ekibimize ve projemize güvenerek ilk günden beri yanımızda duran paydaşlarımızdan başlamak üzere birçok bölgede bayilerimizi belirleyerek bayilik sözleşmelerimizi imzaladık.

Ürünümüzün kalitesine, yalıtımın sektördeki stratejik önemine ve gücüne inandığımız için, bizimle aynı bayrağı taşıyabilecek, markamızı benimseyecek ve arkasında durabilecek, ilgili hinterlanda hakim olabilecek, kendi bölgesini domine edebilecek ‘distribütör bayi’ diye niteleyebileceğimiz bir modellemeye gittik.

Az insanla çok iş yapmayı düstur edinmiş bir aile olarak, getireceği optimum fayda ve bayiye katacağı değer açısından bayiliğimizin değerli ve önemli olduğunu biliyor ve bu minvalde güçlü bayilik stratejisi ile, en doğru bölgesel yerleşimi kurup, bununla ilgili tüm Türkiye’yi kapsayan bir network çalışması sürdürmekteyiz.

“Ülkedeki her bir metrekarenin taşyünü talebini karşılamaya hazırız”

Pazara ve dış pazara yönelik hedefleriniz ve bu hedefler doğrultusunda belirlediğiniz pazar stratejileri neler olacak?

Tüm Türkiye bizim için bir pazar ve ülkedeki her bir metrekarenin taşyünü talebini karşılamaya hazırız. Tüm şirketlerimiz, pazar hedefleri yerel bazda kurulsa da, daha sonra kaliteli ürünleri ve piyasada yaptığı hamlelerle uluslararası hale geldi. Taşyününde de hedefimiz bu. Türkiye’nin tamamına, sınır komşusu olduğumuz ülkelere, ardından Mersin Limanı’nı kullanarak Avrupa ve Körfez ülkelerine ihracat hedefliyoruz. Üretimimizin en az yüzde 35’lik bir kısmını ihraç etmeyi hedefliyoruz.

İç pazarda ise nüfus yoğunluğu ve renovasyon süreçleri nedeniyle metropol kentlerden daha yoğun talep öngörüyoruz. Bu duruma yönelik tedbirlerimiz aslında hazır. Özellikle ambalajlama sisteminde yapacağımız bazı Ar- Ge çalışmalarıyla, çok daha uygun maliyetle, tüm yurt sathındaki üreticilerle rekabet edebilecek uygun ürünleri ülkenin her bölgesine göndermeyi hedefliyoruz. Bununla ilgili ayrıca ciddi lojistik anlaşmaları da gerçekleştirdik. Önce ulusal, sonra uluslararası bir üretim ve satış politikası izleyeceğiz.

“Taş üstüne taş koymaya geldik”

Son olarak eklemek istedikleriniz var mıdır?

Akdağ Şirketler Grubu olarak taş üstüne taş koymaya geldik. Ülkemize ve insanımıza güveniyor ve inanıyoruz. Global anlamda ekonomik durgunluk ve pandemiye rağmen bu yatırım kararını almada ve hayata geçirmede şirket olarak güçlü bir irade ortaya koyduk. Ülkemizin üretim gücüne, ihacatına katkı sağlayacak bu yatırımın ilimize, bölgemize ve ülkemize hayırlı olmasını diliyoruz. Hem rakiplerimizle hem de iş ortaklarımızla paydaş ilişkisine girerek yalıtımda taş devrini başlatmakla ilgili elimizi taşın altına sokacağız. Bu süreçte bize destek olan, motivasyon sağlayan herkese, özellikle Akdağ Ailesinin yeni mensubu bayilerimize, yoğun teveccühlerinden dolayı teşekkürü bir borç biliriz.

Etiketler:

Ülkemizin, Her, Bir, Metrekaresinde, Taşyünü, Talebini, Karşılamaya, Hazırız

Paylaş:
İLGİLİ İÇERİKLERE GÖZ ATIN
Our site uses cookies. Learn more about our use of cookies: cookie policy

Sign Up for Our Newsletter