11 Aralık 2019 tarihinde açıklanan Avrupa Yeşil Mutabakatı, önümüzdeki yıllarda AB’nin tüm politikalarının iklim değişikliği ekseninde şekillendirilmesini öngörüyor. Bu değişikliklerin yakından takibi ve değişikliklere uyumun sağlanması, Türkiye ihracatı için nasıl bir önem teşkil eder? Sektörün değerli bir üreticisi olarak bu değişime yönelik çalışmalar yapıyor musunuz?
Bildiğiniz gibi Avrupa Birliği Paris Antlaşması kapsamında 2050 yılına kadar küresel sıcaklık artışını 1,5 C tutmayı hedefliyor. Eğer bu sıcaklık artışı daha fazla olur ise bunun dünyamıza ve tabi ki bu gezegende yaşayan tüm canlılara olumsuz etkileri olacağı öngörülüyor. Aynı zamanda iklim şartlarının yaşam koşullarımızı ciddi anlamda zorlayacağı bir döneme girilebilir. Avrupa Yeşil Mutabakatı 2030 yılına kadar sera gazları salınımını %55 azaltmayı ve 2050 yılında ise 0’a indirmeyi hedefliyor. Yer kürenin ısınmasının en büyük sebebi ise Karbon salınımı ve bu büyük ölçüde endüstriyel tesisler tarafından üretiliyor. Enerji tesisleri, ulaşım, tarım ve hayvancılık Karbon salınımda endüstriyel tesisleri takip etmekte.
Türkiye dünya karbon salınımda %1 ile 17’inci sırada yer almakta. Bu da bizim gibi üretim yapan endüstriyel tesislere önemli görevler yüklemekte. Biz iklimlendirme cihazları üreten bir firma olarak yüksek verimli cihazlar tasarlayarak karbon salınımına daha az etki etmeye çalışıyoruz. Aynı zamanda üretim tesislerimizde de alternatif enerji sistemleri kullanım miktarını artırarak karbon ayak izimizi azaltmayı hedefliyoruz. Bu yolda önümüzdeki yıllar için çok net bir yol haritamız var ve bu yolda ilerliyoruz.
Sanayide karbon ayak izinin azaltılması tüm ekosistemde alınması gereken ciddi önlemleri gerektirmekte. Bu konuya 360 derece bir bakış önemli. Bosch olarak tüm Dünya’daki tesislerimiz 0 karbon ayak izine getirme hedefimiz doğrultusunda Manisa Fabrikamızdaki enerji tüketimlerimizi yakından takip ediyoruz. 2019 yılından bu yana devreye aldığımız enerji tüketimi azaltıcı projeler ile toplamda 1.116 MWh / yıl kazanç elde edilmiştir. 2021 yılı itibari ile de tüm Bosch Türkiye lokasyonlarında yeşil elektrik enerjisi satın alma ile ilgili girişimlerimiz başlamış olup 2021 yılı bitmeden tüm elektrik tüketimlerimiz yenilenebilir kaynaklardan temin edilecektir.
Bosch’un kullanıcılarına sağladığı en büyük avantajın teknoloji olduğunu söyleyebiliriz. Ürettiğimiz cihazlarımızla ilgili memnuniyet verici geri dönüşler alıyoruz.
Günümüzde teknolojik gelişmelerin tüm imkânlarından yararlanmak, başarının en önemli faktörlerinden biri haline geldi. Bosch Termoteknik olarak mobilite, yapay zekâ, nesnelerin interneti gibi dijital teknolojiler konusunda nasıl adımlar atıyorsunuz?
Şu an Türkiye pazarında da satışını gerçekleştirdiğimiz akıllı cihazlarımızdan biri olan “Easy Control” akıllı oda kumandamız, evde olmadığınız zamanlarda da akıllı telefonunuza indireceğiniz mobil uygulaması aracılığıyla kombinizi rahatlıkla kumanda etmenize olanak sağlıyor. Evin farklı bölümlerini farklı sıcaklıklara ayarlayabilme özelliği ev konforunu yükseltirken, insan algılama ve kendiliğinden öğrenme özellikleri ile kullanıcıların günlük ısınma rutinini öğrenerek %26’ya kadar enerji tasarrufu sağlayabiliyor. Aynı zamanda “geo-fencing” özelliği ile evin konumunu belirleyen akıllı oda kumandası, evin ısıtma derecesini ayarlarken kullanıcının o an evde olup olmadığını takip edebiliyor. Eve belirli bir mesafe yaklaştığınızda ısıtma sistemini aktif edebiliyor. Evin lokasyonunu internet üzerinden bilen oda kumandamız anlık dış hava sıcaklığını web üzerinden takip edip buna göre ısıtma sistemini en optimum ayarda çalıştırabilmektedir.
Bununla birlikte; Bosch Termoteknoloji olarak endüstriyel kazan sistemleri içinde akıllı kontrol sistemleri geliştiriyoruz. Entegre akıllı izleme ve optimizasyon aracı olan MEC Optimize “Dijital Verimlilik Asistanı”nı zamanının çok ilerisinde bir teknoloji ile endüstriyel müşterilere büyük avantajlar sağlamakta. Kazan sistemi ve bileşenlerinden tüm verileri toplayarak en doğru şekilde analiz gerçekleştiren Dijital Verimlilik Asistanı, ilgili analizleri sistem ömrü boyunca saklayabiliyor. Aynı zamanda enerji tüketiminde meydana gelen artışları belirleyerek buna göre kazanların işletim modunu da değerlendiriyor. Böylece sistem verimi sürekli takip edilmiş oluyor.
Dijitalleşmeye güzel bir örnek olarak bu yıl servis merkezimize önemli bir yeniliği adapte ettik ve uzmanlarımızın uzaktan bağlantı ile hizmet verdiği “Akıllı Gözlük” sistemini hayata geçirdik. Artırılmış gerçeklik teknolojisine sahip akıllı gözlüklerle, başta Ortadoğu ve Kafkaslar gibi uzak lokasyonlardaki ve Türkiye’de bulunan iş ortaklarımızın bir tık uzağındayız, kendilerine rahatlıkla hizmet veriyoruz.
İklimlendirme sektöründe tecrübeli ve profesyonel mekanik tesisat tasarımcıları ile birlikte, dijital arşiv niteliğindeki video serisinin ikincisini YouTube kanalında yayınladınız. Konu ise "Endüstriyel yapılarda enerji verimliliği fırsatları ve mekanik sistem çözümleri" Buradan hareketle, enerji verimliliği sağlanması için, endüstriyel yapıların mekanik tasarımında nelere dikkat edilmeli?
Sektörün duayenleri ile iş birliği yaptığımız ve sektöre dijital bir ansiklopedi bırakma gayesi ile yola çıktığımız ‘Mekanik Tesisat Tasarımcıları A’dan Z’ye İklimlendirmeyi Anlatıyor’ youtube serimizde 3 videomuzu yayına aldık. Farklı konuların sektör profesyonelleri tarafından anlatıldığı bu videoların ikincisinde ise belirttiğiniz üzere sektörün duayenlerinden Sn. Hamit Mutlu, “Endüstriyel yapılarda enerji verimliliği fırsatları ve mekanik sistem çözümleri” konusunda bilgiler verdi.
"Başlangıçta ekstra maliyet gibi gözüken birçok komponent, kısa süre içinde getirdiği enerji verimliliği ile, elektrik, su, atık, bakım ve uzun ömürlü işletim alanlarındaki faydalarıyla geri dönüş sağlıyor"
Mekanik tasarımda dikkat edilmesi gereken en önemli husus, toplam satın alma maliyeti olgusu…Bosch Termoteknik olarak; Mekanik tasarımda dikkat edilmesi gereken en önemli hususun toplam satın alma maliyeti olgusu olduğunu düşünüyoruz. Genelde ilk başta ekstra maliyet gibi gözüken birçok komponent aslında ilk yatırım maliyetlerini kısa süreler içinde getirdikleri enerji verimliliği ile, ki bu sadece yakıt tasarrufu değil, elektrik, su, atık, bakım ve uzun ömürlü işletim alanlarındaki faydalar şeklinde de geri dönüş sağlamaktadır. Tabii ki de hangi yan ekipmanların kullanılacağı endüstriyel tesisin ihtiyaçlarına, su sıcaklığı gibi, hava sıcaklığı gibi, prosesin çıktıları gibi birçok etmene bağlı olarak değişmektedir. Örneğin çok düşük sıcaklıklarda su beslemesi olan bir buhar kazanı sisteminde standart bir baca gazı ekonomizöründen sonra ikinci bir paslanmaz çelik ekonomizör ile bu düşük sıcaklıktaki taze su, baca gazında kalan artık atık ısı maksimumda kullanılarak bir ön ısıtmaya tabii tutulabilir. Bu sayede hem besi suyunu ısıtmak için ek buhar ihtiyacı azalarak sistemin daha az çalışması, hem de yakıt tasarrufu bir arada sağlanmış olacaktır.
Faydası yakıt tasarrufunun ötesinde olan bir komponent ise akıllı kontrol sistemleridir. Ekonomizör gibi ilk bakışta somut bir yakıt tasarrufu ortaya koyulması kolay olmayan; fakat yine toplam satın alma maliyetini düşündüğümüzde akıllı kontrol sistemleri, hassas kontrol ile sisteme tam ihtiyacında ısı sağlaması ile proses güvenilirliğini sağlayarak, kestirimci bakım ile öngörülmeyen üretim durmalarının önüne geçerek, sistem ihtiyaçlarını sürekli izleme ve öğrenme ile işletim tavsiyeleri sunarak hem sistemin ömrünü uzatmakta hem de maksimum verimde işletilmesine imkan vermektedir. Bu nedenlerden dolayı da proses ısısı üreten sistemlerin birbiri ile tam uyumlu ve entegre çalışacak şekilde tesisin tam ihtiyacına göre tasarlanması esastır.
Bütün bunların çok daha fazlasını bu konunun duayeni olan Sn. Hamit Mutlu’dan dinlemek hepimiz için ayrıca büyük bir keyif. Bu videoların sektörümüzdeki birçok mühendise pratik ama bir o kadar faydalı bilgiler vereceğini düşünüyoruz. Video serilerimiz farklı konularda yine duayenlerin anlatımı ile devam edecek.
“Küresel ısınma ve enerji kaynaklarının azalmasıyla yüksek verimli sistemler kurma hedefi daha da ön plana çıkıyor”
Endüstriyel çözümlerinizle Türkiye’nin farklı bölgelerinde önemli projelerde yer almaya devam ediyorsunuz. Universal Buhar Kazanı CSB’nin ilk devreye alması, Ankara Polatlı’da yer alan Matlı Yem Fabrikası’nda yapıldı. Ürün, fabrikaya enerji verimliliği açısından nasıl bir katkı sağlayacak?
Bosch Termoteknoloji olarak 150 yıllık endüstriyel kazan teknolojisi tecrübemizle Ankara Polatlı’da yer alan Matlı Yem Fabrikası’na yüksek verimli buhar kazanı sistem kurulumu gerçekleştirdik. Türkiye’nin sayılı yem, gıda ve tam yağlı soya üretimi, mısır kurutma ve ham madde ticareti alanlarında faaliyet gösteren Matlı Yem tesislerine 2020 yılında satışı gerçekleştirilen Bosch Universal Buhar Kazanı CSB’nin devreye alma işlemi uzmanlarımız tarafından yapıldı. Bursa ili ticari iş ortağımız Meta Teknoloji’yle birlikte yürüttüğümüz projede ilave olarak baca yoğuşma ekonomizörü kullanılarak tesis işletmesinde önemli ölçüde verim artışı sağlandı.
Günümüzde bildiğiniz üzere küresel ısınma ve enerji kaynaklarının azalmasıyla yüksek verimli sistemler kurma hedefi daha da ön plana çıkıyor. Bosch Termoteknoloji Endüstriyel Sistem profesyonellerimiz ve bu kapsamda çalışan tüm paydaşlarımız, planlamacılarımız ve saha mühendislerimiz ile birlikte uygulamacı firmalarımızın sunduğu yüksek verimli buhar kazanları, ısı geri kazanım ekipmanları, otomasyon ve yenilebilir enerji sistem entegrasyonlarıyla çevreyi ve değerli kaynakları korumaya ve sürdürülebilirlik çerçevesinde çalışmalarımızı gerçekleştiriyoruz. Matlı Yem Fabrikası uygulaması bu vizyonumuzu gerçekleştirdiğimiz örnek bir referans proje oldu.
Elektrikli konvektör ısıtıcı HC 4000’ü, ısıtma ürün gamınıza yeni eklediniz. Bu ürün ile sektöre sunduğunuz yenilikler nelerdir? Ürün hangi ihtiyaca göre üretildi? Ar-Ge sürecinden de biraz bahseder misiniz?
Türkiye farklı iklim kuşaklarını bir arada yaşayan zenginlikte bir ülke olduğu için, ısıtma ihtiyacı için bir tesisat gerektirmeden sadece bir priz uzaklığında kullanılabilen elektrikli konvektör ihtiyacını gördük. Bu bağlamda 1500, 2000 ve 2500 w kapasite seçeneklerine sahip yeni Bosch elektrikli konvektör ısıtıcı ürünümüzü de geçtiğimiz aylarda online satış platformlarında kullanıcı ile buluşturduk.
Kullanıcıların yazlıklarında kalış sürelerini uzattığı, karavanların tercih edildiği pandemi koşullarında da yararlı olacağına inandığımız konvektör ısıtıcımızın üzerindeki sıcaklık sensörüyle oda sıcaklığını ölçme özelliği ve 12 ila 28 °C arasında ayarlama imkânı bulunuyor. Bununla birlikte IP24 su sıçrama koruması sayesinde banyo gibi nemli ortamlarda da kullanılabilmesi ürünümüzü bir adım daha öne çıkarıyor. Devrilme emniyeti ve otomatik kapatma özellikleriyle güvenli kullanım sunan ısıtıcı, duvara montaj veya zemine konumlandırma imkânıyla her ortamda kullanılabiliyor.
“Her zaman her yerde önce müşteri” yaklaşımımızı 2021 yılında da daha da derinleştirerek geliştireceğiz”
2021 yılı planlarınız nedir? Bundan sonraki süreç için Ar-Ge’de, üretimde, satış ve satış sonrası hizmetlerde, ihracatta hedefleriniz nelerdir? Sektörün geleceği için öngörülerinizi de paylaşır mısınız?
2021 yılında da büyüme planımız çerçevesinde Türkiye ve sorumluluk alanımızdaki diğer ülkelerde mevcut varlığımızı güçlendirerek; yeni ürünler, yeni pazarlar, yeni müşteriler ve yenilikçi satış dağıtım kanalları ile yaygınlığımızı artırmayı ve bunu yaparken müşteri deneyimini 360 derece her alanda mükemmelleştirmeyi hedefliyoruz. Geçtiğimiz yıllarda müşterilerimize çok daha fazla odaklandığımız “Her zaman her yerde önce müşteri” yaklaşımımızı 2021 yılında da daha da derinleştirerek geliştireceğiz. Tüm süreçlerimizi değişen dünya ve müşteri beklentilerine paralel olarak tekrar ele alıp geliştiriyoruz. Sürekli öğrenen ve gelişen bir organizasyonuz. Bu dinamiklik bizi her zaman müşterilerimize daha yakın hissettiriyor. 2021 yılı içinde her zaman olduğu gibi en büyük hedefimizin “Müşteri” olduğunu ifade etmek isterim. Aynı zamanda bilindiği gibi Bosch Termoteknik’in Avrupa’daki en büyük kombi fabrikası olan Manisa fabrikamızda üretimimizi artırarak sürdüreceğiz ve bu sayede istihdama olan katkımızı devam ettiriyoruz.
“Fabrikamızdaki yatırımlarımız, ihracatımızı ve pazardaki yerimizi destekliyor”
2019 yılında hayata geçirdiğimiz Lojistik Merkezimiz özellikle ürün sevkiyat süreçlerimize çok daha verimli bir ivme kazandırdı. Merkezimin açılışıyla teknoloji ve süreç iyileştirmeleri adına önemli bir yatırım yaparak; mal giriş, depolama, üretim besleme ve sevkiyat süreçlerimizi Endüstri 4.0 uygulamalarıyla yüzde 100 izlenebilir hale getirdik. Bu da hem iç hem dış lojistikte bize verimlilik kazandırarak üretime ve müşterilerimize yaptığımız teslimatları hızlandırdı. Tüm bu başarılarla yerli bir firma olarak sektörümüze ve ülkemizin ithalat ve ihracat dengesine pozitif katkı sağlamaktan gurur duyuyoruz. Bu doğrultuda ne olursa olsun, Türkiye iklimlendirme pazarındaki üretim yatırımlarının devam etmesini çok önemli buluyoruz. Yalnızca iklimlendirme sektörü değil, tüm sektörlerin ve özellikle üretim yapan şirketlerin ekonomik zorlanmaların yaşandığı bu dönem ve gelecekte de ihracatın daralmadan devam etmesi için çalışmalarını sürdürmesi gerektiğine inanıyoruz.
Bu bakış açısı ülke ekonomimize katkı ve istihdam sağlanmak adına da çok önemlidir; üretim ve eş zamanlı geniş ihracat hacmi sürdürülebilir bir şekilde devam etmelidir. Bu noktada özellikle insan kaynağı anlamında şirketimizin sektörümüze ve Türkiye ekonomisine çok önemli katkıları bulunduğunu eklemek isterim. Mevcut süreçte ve gelecekte Bosch çatısı altında emek veren herkesin, gençlerimizin değerli olduğunu biliyoruz. Gençlerimizin en iyi eğitimleri alarak, yaptıkları işte uzmanlaşarak yetiştirilmesi gerektiğini; ülkemizdeki meslek liseleri, teknik okullar ve üniversitelerin sektörümüz tarafından sürekli desteklenmesinin önemli olduğunu düşünüyoruz. Bu anlamda şirketimiz uzun yıllardır Bosch Termoteknik Akademi çatısı altında meslek liseleri ve üniversiteler ile iş birliği yaparak geleceğin insan kaynağına katkıda bulunuyor.
