Yapı kimyasalları alanında dünya liderlerinden olan Chryso, yapı sektörüne yenilikçi çözümler ve teknikler sunuyor. CHRYSO AR-GE ve Kalite Direktörü Oytun Emre Yapı Magazin dergisine özel gerçekleştirdiğimiz röportajımızda CHRYSO’nun sürdürülebilirlik noktasında attığı adımları, yeni ürünlerini ve CHRYSO olarak yer aldıkları kamu projelerini anlattı.
CHRYSO Grup, 2021 yılında Dünya’nın en köklü firmalarından biri olan Saint-Gobain şirketine dâhil oldu. Satın alma sürecinden ve gerçekleşen satın almanın CHRYSO ve yapı kimyasalları sektörüne katkılarından bahseder misiniz?
Bildiğiniz üzere Chryso, Lafarge’dan ayrıldıktan sonra yıllarca fon şirketleri tarafından yönetildi. Saint-Gobain tarafından satın alındıktan sonra, artık biliyoruz ki arkamızda birçok sektörde üretim yapan 350 yıllık çok güçlü bir firma var. Bu bize ekstra bir güven ve güç vermektedir. Bunun yanında Saint-Gobain’in diğer inşaat sektöründeki firmaları ile şimdiden oldukça güzel sinerjiler sağlandı ve sağlanmaya da devam edecek. Bu da bizleri pazarda daha da güçlü kılacaktır.
Avrupa Yeşil Mutabakatı, Paris İklim Anlaşması ve Yeşil Kalkınma Yolunda Türkiye bildirgesiyle sürdürülebilir çevre için şirketlere yasal zorunluluklar getiriliyor. Bu yasal düzenlemeler sektörü nasıl etkiler? CHRYSO olarak döngüsel ekonomiye uyum ve sürdürülebilirlik noktasında nasıl adımlar atıyorsunuz?
Saint-Gobain’den önce de bu konuda stratejilerimiz ve AR-GE çalışmalarımız vardı. Ama Saint-Gobain’den sonra bu konuya yaklaşımımız ciddi anlamda hızlandı. Tabi ki bu yasal düzenlemeler, AR-GE’ye daha önem veren firmaları için bir avantajdır. Daha az çimento ile daha iyi performans sağlayacak AR-GE projelerimiz devam etmektedir. Bunların en önemlisi de Enviromix serisi ürünlerimizdir.
Sürdürülebilirlikten bahsetmişken betonun dayanımına ve dayanıklılığına zarar vermeden karbon ayak izini azaltmanın yolu nedir? Betonun karbon ayak izini azaltmayı ve kontrol altına almayı amaçlayan EnviroMix® ürününüzün özelliklerinden bahseder misiniz?
Özellikle betonun dayanıklılığına zarar vermeden, hatta iyileştirmenin bir yolu da daha az çimento kullanıp daha fazla mineral katkı kullanmaktan geçiyor. Tabi ki klasik ürünler ile bunu sağladığınız zaman betonda priz süresinin uzaması veya kıvam koruma performanslarının düşebilmesi gibi bazı aksaklıklar olabiliyor. Enviromix teknolojisi ile priz sürelerini uzatmadan, erken dayanımlarını yüksek tutarak, istenildiği süre kadar betonun işlenebilirliğini ayarlayabilen, yumuşak betonlar elde edilebiliyor. Sadece karbon ayak izinin azaltılması değil, enerji fiyatlarının çok yükselmesinden dolayı artan çimento maliyetlerini aşağı çekip, m3 deki maliyetleri düşürmede de faydalı oluyor.
CHRYSO Group Hidrasyon sonrası Krom 6 (Cr VI) içeriği 2ppm’den fazla olan çimentoların satışına izin vermeyen Avrupa Birliği Yönergesi 2003/53/CE, resmi olarak yürürlükte. Bu durum, çimento üreticileri için ilave bir kısıtlamayı beraberinde getirdi. Yönetmeliklerin belirttiği sınırlamalara uyabilmek için nasıl adımlar atılması gerekiyor? Cr VI indirgemesinin sürdürülebilirlik noktasında önemi nedir? CHRYSO’nun Cr VI indirgeme deneyimi sayesinde çimento üreticilerine sağladığı katkılar nelerdir?
Bildiğiniz üzere, CrVI seviyesinin 2ppm’in altında olması Avrupa’da geçerlidir, Amerika’da böyle bir standart bulunmamaktadır. Biz de Avrupa’yı takip ediyoruz. Sürekli ötelenen yasa ise bu sene devreye girdi. CrVI’sı yüksek çimentonun solunması ve cilde temasında tahrişlere neden olabiliyor. Bu CrVI seviyesi düşürülürken kullanılan bazı çimento kimyasalları ise kansorejen özellikler taşıyabiliyor. Chryso REDUCTIS 50 ya da üzerinde çalıştığımız yeni bir AR-GE ürününde böyle bir durum söz konusu değil. Acaba bir şeyi düzeltirken, diğer taraftan bazı şeyleri bozuyor muyuz, bunu bir kere daha düşünmemiz gerekiyor.
“Yeni talepler ve ürünler AR-GE’nin her daim aktif bir şekilde çalışmasını sağlamaktadır”
Teknolojinin gelişimi birçok sektörde olduğu gibi sanayi sektöründe de değişime ve dönüşüme neden oldu. Teknolojinin gelişimi beton tasarımı ve dayanımı nasıl etkiliyor? CHRYSO’nun yeni geliştirdiği CHRYSO®Premia500 serisi ile bütünleşik FILL-FREE®, EQUALIS, CHRYSO®Optima 100 ve Parlaklık Arttırıcı LuminTech® by CHRYSO® teknolojilerinden bahseder misiniz?
Dediğiniz gibi teknoloji her sektörde kendini hissettiriyor. İnşaat sektöründe de her geçen gün beton sınıfları artmakta, bu da teknolojiyi daha çok kullanmayı zorunlu kılmaktadır. Bu gelişme ise oldukça sevindiricidir. Müşterilerden gelen yeni talepler demek yeni ürünler demektir. Bu da AR-GE’nin her daim aktif bir şekilde çalışmasını sağlamaktadır.
FILL-FREE teknolojisi ile müşterilerimize daha homojen ve yumuşak beton sunuyoruz. PREMIA 500 serileri ile çok yüksek erken dayanım isteyen prekast üreticilerine yüksek oranda su kesen özel ürünler sunuyoruz. Her geçen gün artan trafik sıkışıklığından dolayı uzayan beton teslim süreleri için EQUALIS ürünlerimiz müşterilerimiz tarafından oldukça beğeniliyor.
“LUMINTECH teknolojisi ile betonlar artık geceleri parlıyor”
Patenti olan Lumintech ürünümüz ile mimarlar için çok güzel çözümler sunuyoruz. 25 yıl önce patenti alınan, dünyada ve Türkiye’de birçok büyük projelerin temel katkısı olan OPTIMA 100, Türkiye’de de büyük projelerin vazgeçilmezi olmuştur. Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Osmangazi Köprüsü, Avrasya, Çanakkale 1915 Köprüsü ve sayamayacağım diğer projeler... Çok özel bir ürün olan OPTIMA 100, üretilen yüksek sınıflı betonların, çok uzun süre kıvam korumasını ve düşük viskozitesi sayesinde çok rahat pompalanmasını sağlar. Bundan dolayı da çok uzun mesafelere çok rahat bir şekilde betonu basabilirsiniz ki bu konuda da dünya rekoru OPTIMA 100’ün elindedir.
CHRYSO, Türkiye’nin birçok yerindeki projelere özel geliştirdiği ürünler ile projelerin üstün performanslı ve sürdürülebilir beton performansına çözüm ortağı oluyor. Yenilikçi çözümler ve teknikler sunan bir şirket olarak beton katkı maddelerinin geleceği hakkında neler söylemek istersiniz? Sektördeki pazar durumunu değerlendirir misiniz?
Bu işe ilk başladığımda danışmanımız olan ve hâlâ bize danışmanlık yapan Prof. Dr. Erbil ÖZTEKİN 15 sene önce bakalım 100.000 tonu ne zaman geçeceksiniz dediğinde, bunu imkânsız bulup, güldüğümü hatırlıyorum. Hocamız ne kadar öngörülüymüş ki bu hedefe çok yakın zamanda ulaştık. Eskiden az satılan yeni nesil süper akışkanlaştırıcı (PC bazlı katkılar) beton katkıları, artık en çok sattığımız ürün grubunu oluşturmaktadır. Önümüzdeki 5 sene içinde naftalen bazlı ürünlerin sıfırlanacağını onların yerini PC bazlı ürünler alacağını düşünüyorum. Gelecek PC bazlı ürünlerde. Müşterilerden gelen talepler doğrultusunda ilerleyen AR- GE çalışmalarımızın neticesinde, bu ürünlerin kimyası ile oynayarak pazara uygun katkılar üretmeye devam ediyoruz ve etmeye de devam edeceğiz.
Türkiye’nin birçok yerindeki köprü, otoyol, metro, havalimanı, tünel, demiryolu, liman vb. gibi alt yapı ve üst yapı projelerinde CHRYSO beton katkı maddeleri kullanılıyor. Kamu projelerinde kullanımı noktasında gelecek beklentileriniz nelerdir? Kamunun hangi projelerinde CHRYSO Katkı Malzemeleri kullanılıyor? Kamu projelerinde kullanılan beton katkı maddeleri pazarı nasıl etkiliyor?
Kamu projeleri genellikle büyük, önemli sanat yapıları oluyor. Bu projelerde yeni teknolojik ürünler gittikçe payını arttırıyor. Tüm satış ve teknik ekip olarak kamu projelerine önem verir, teknik isteklerini dinler ve onlara çözüm sağlayacak en uygun ürünlerimizi sunarız. Bazı projelerde Fransa AR-GE merkezimiz ile ortak çalışır hatta onları bu projelere davet ederiz. Bu büyük projelerde kullanılan yeni ürünlerimizi diğer pazarlarda kullanmak üzere referans gösterdiğimizden dolayı bizler için çok önemlidir.
CHRYSO, AR-GE’de yeşil-tasarım ilkesiyle çalışmalarına devam ediyor. Güncel AR-GE çalışmalarınızla birlikte yeşil tasarım ilkesinden, sertifikalarınızdan, teknoloji, inovasyon noktasında yeni yatırımlarınızdan ve yeşil fabrika modelinden bahseder misiniz?
Yaklaşık 15 sene önce başladığım Chryso’da, her sene AR-GE’ye ciddi yatırımlar yaparak, çok güçlü bir konuma geldik. AR-GE çalışması kapsamında çokça projeler yürütüyoruz, bunların büyük bir bölümünde çimentoda klinker faktörünü azaltacak katkılar ve yeni bir çimento tipi olan LC3 üzerine oldukça yoğunluk veriyoruz. Fabrikamıza güneş panelleri koyarak elektriğimizin büyük bir kısmını güneşten elde ederek daha yeşil bir fabrika olma yolunda adımlarımızı sağlam bir şekilde atıyoruz.
Beton laboratuvarından çıkan atığımızı azaltmak anlamında, Türkiye’de ilk 100x100mm beton kalıpları kullanımına geçen şirket Chryso’dur. Bu sayede atığımızı üçte birine indirdik.
Son olarak eklemek istedikleriniz var mıdır?
Daha yeşil bir dünya için daha az karbon salınımlı ürünlere yönelmemiz şart. Daha düşük karbon salınımlı çimento kullanmak tabi ki de önemli ama agregalarda beton için çok önemli bir yer tutmaktadır. Betonun yaklaşık %75’ini temsil eden agregaların doğadan çıkarılması da doğanın ekolojik düzenini bozmaktadır. Geri dönüşüm agregalarının kullanımını arttıracak projelere ve bunların kullanımını teşvik edecek yasalara daha hızlı bir şekilde hayatımıza girmeli.
Biz Saint-Gobain olarak kendimize 2050 yılı için sıfır karbon hedefi koyduk, bu hedefimizi yerine getirmek için de AR-GE projelerimizi bu yönde hız tutmaya devam ediyoruz ve edeceğiz de ….