Son yıllarda küresel enerji ve emtia fiyatlarındaki artış, döviz kurlarındaki dalgalanma ve Türkiye’deki yüksek enflasyon, inşaat maliyetlerini yükseltmiş olsa da, sektördeki büyüme potansiyeli hâlâ güçlü. Kentsel dönüşümün olumlu etkileriyle birlikte, çatı sektörünün de hızla gelişmesi bekleniyor. Maliyet artışları ve finansman zorluklarına rağmen, enerji verimliliği sağlayan yenilikçi çözümler ve kaliteli malzeme çeşitliliği, çatı sektörünü ihracat fırsatlarıyla buluşturuyor. 2025 yılı itibarıyla sektörde firma sayısının artması ve büyümenin devam etmesi bekleniyor. Bu konuda açıklamalarda bulunan ÇATIDER (Çatı Sanayici ve İş Adamları Derneği) Yönetim Kurulu Başkanı Levent Çeki, “ÇATIDER olarak, doğru çatı uygulamaları ve enerji verimliliği sistemlerinin farkındalığını artırmayı hedefliyoruz.” dedi.
2024'te yaşanan inşaat maliyetlerindeki artışlar, döviz kurundaki dalgalanmalar, enerji fiyatlarındaki yükselme, kredi faiz oranlarındaki değişiklikler, tedarik zinciri sorunları ve çevresel düzenlemeler gibi faktörler inşaat sektörünü nasıl etkiledi? 2024 yılı ÇATIDER için nasıl geçti?
Son birkaç yılda, dünyada enerji ve emtia fiyatlarının artışı, döviz kurlarındaki yükselme ve ülkemizdeki yüksek enflasyon gibi birçok faktör, inşaat maliyetlerinin sürekli artmasına yol açtı. Maliyetlerdeki bu artışa rağmen, uygulanan düşük faiz politikaları konut ve işyeri yatırımlarını teşvik etti. Maliyetlerin yükselmesi ve talebin de yüksek olması, konut fiyatlarında ciddi artışlara neden oldu. Bu fiyat artışları, toplumun büyük bir kesiminin konuta erişimini zorlaştırdı. Bugün geldiğimiz noktada, yüksek enflasyonun vatandaşların satın alma gücünü düşürmesi, yeni ekonomi yönetiminin faiz oranlarını artırması gibi etkenlerle konut finansmanına erişim konusunda zorluklar yaşanıyor. Tüm bu gelişmeler, özel sektörün inşaat yatırımlarını azaltmasına neden oldu. Deprem konutları dışında kamu yatırımlarındaki azalma, inşaat sektörünün hızını daha da düşürdü.
Tüm bu ekonomik faktörler, 2024 yılında çatı sektörünü de doğrudan etkiledi. Çatı sektörü, malzeme maliyetlerinin artması, işçilik giderlerinin yükselmesi, kalifiye iş gücünün yetersizliği, haksız rekabet ve denetim eksiklikleri gibi bir dizi zorlukla mücadele etmek zorunda kaldı.
2024 yılına genel olarak baktığımızda, çatı sektörünün beklentilere yakın ancak beklentilerin biraz altında bir yıl geçirdiğini söylemek mümkün.
Çatılar, içinde yaşadığımız yapıyı dış etkenlere karşı koruyan ve konfor koşullarımızı sürdürebilmemizi sağlayan kritik bir yapı elemanıdır. Bu nedenle, çatıların periyodik bakımlara ihtiyaç duyması kaçınılmazdır. Bakım yapılmadığı takdirde çatılar daha hızlı yıpranır ve bu da tamirat veya yenileme ihtiyacı doğurur. Bu, sektörümüzün önemli dinamiklerinden biridir. Bu yıl da çatı sektöründe, kısmi tamiratlar ve yenileme işlemleri beklenen seviyelerde artarak devam etti.
“Tüm finansal zorluklara rağmen, kentsel dönüşümün inşaat sektörüne ve dolayısıyla çatı sektörüne olumlu yönde etki etme potansiyeli oldukça yüksek”
2025 yılı için sektöre dair öngörüleriniz, hedefleriniz ve gerçekleştirmeyi planladığınız projeleriniz nelerdir?
Mevcut yapı stoğu, artan nüfus, yaşam standardı ve kentleşme göz önünde bulundurulduğunda, inşaat sektörünün hem bugün hem de gelecekte ülkemizde büyük bir iş potansiyeli barındırdığı açıkça görülmektedir. Tüm finansal zorluklara rağmen, kentsel dönüşümün inşaat sektörüne ve dolayısıyla çatı sektörüne olumlu yönde etki etme potansiyeli oldukça yüksektir. Şartlar tekrar olgunlaştığında, bu potansiyelin harekete geçeceği aşikardır. Ancak, bu potansiyelin hayata geçmesi için finansal destek ve kaynak sağlanması kaçınılmazdır. Çatı sektörü de benzer güçlüklerle karşı karşıyadır.
Enerji verimliliğine yönelik sistemlerin gelişmesi, yalıtım alanındaki ilerlemeler ve çatı alanlarının yaşamın içinde daha fazla yer almasıyla birlikte, 2025 yılında sektöre dahil olan firma sayısında artışın ve sektörün hacminde büyümenin devam etmesini bekliyoruz. Ayrıca, çatılarla ilgili yeniliklerin ve gelişmelerin hızla artması, sektörümüzü diğer sektörlerden bir adım öne çıkarıyor. Öte yandan, ülkemizde çatı kaplama malzemeleri, kalite, özellik ve çeşit açısından her geçen gün daha da zenginleşiyor. Bu durum, çatı sektörünün ihracat pazarında yeni fırsatlar ve alanlar yakalamaya devam etmesine olanak sağlıyor. Dolayısıyla, 2025 yılı itibariyle bu avantajımızın sektöre olumlu etkiler yapacağını öngörüyoruz.