2024 yılı, Chryso için büyük bir dönüşüm ve yenilik sürecinin yaşandığı bir yıl oldu. Chryso ve bağlı olduğu Saint Gobain grubu, sektördeki dinamikleri hızla takip ederek stratejik adımlar attı. Küresel ve yerel pazarlardaki değişimlere paralel olarak, sürdürülebilirlik ve maliyet etkinliği konuları bu yıl da ön planda tutuldu. Çimento ve beton sektörlerindeki dönüşüm hız kazanırken, Chryso, geleceğe yönelik hazırlıklarını güçlendirerek yenilikçi ve sürdürülebilir çözümlerle sektördeki liderliğini pekiştirmeye devam ediyor. Bu süreçte, yenilikçi ürünlerin pazara sunulması, yeşil logo tasarımındaki stratejik kararlar ve dijitalleşme alanındaki atılımlar, Chryso'nun vizyonunun temel taşlarını oluşturdu. Chryso Bölge Teknik ve Pazarlama Direktörü Osman Tezel, “2025 yılına doğru ilerlerken, Chryso olarak marka yönetimi ve ürün konumlandırma stratejilerimizi güçlendirerek, pazarda daha güçlü bir konum elde etmeyi hedefliyoruz.” şeklinde konuştu.
2024 yılı, dönüşümün hız kazandığı ve şirketlerin yeni stratejiler geliştirdiği bir dönem oldu. Bu dönemde, dijitalleşme, sürdürülebilirlik ve maliyet etkinliği gibi faktörler ön plana çıktı. Chryso gibi global bir marka, bu süreçte nasıl bir performans sergiledi ve sektördeki değişimlere nasıl adapte oldu? 2024 yılı, Chryso için nasıl geçti? Şirket, sektörde hangi stratejik adımları attı?
Chryso için 2024 yılı oldukça yoğun geçti. Mayıs ayında ekibe katıldım ve o zamandan bu yana Chryso’nun ve bağlı olduğu Saint Gobain grubunun önemli dönüşüm süreçlerine tanıklık ettim. Hem globalde hem de Türkiye’de büyük bir değişim yaşanıyor. Bu dönüşümde sürdürülebilirlik, hem Saint Gobain hem de Chryso için ana önceliklerden biri olmaya devam ediyor ve yıllardır bu alanda atılan adımlar bu yıl da devam etti.
Sektörümüzde, özellikle maliyet etkinliği kritik bir konu. Rekabetçi olabilmek için bu her zaman öncelikli konulardan biri olmuştur. Daha etkin, daha performanslı ve müşterilerimize daha iyi hizmet verecek ürünler geliştirmek için sürekli çalışıyoruz. Ancak sürdürülebilirlik konusu, Türkiye özelinde hala beklenen hızda ilerlemiyor. Yine de son zamanlarda, özellikle bazı teknik fuarlarda ve kongrelerde ele alınan konular, sürdürülebilirlik üzerine Türkiye’de de daha fazla gündem olmaya başladı. Bu, bize sürdürülebilirlik alanında hızlı bir geçişin yakın olduğu hissini veriyor. Ancak şu an sektörde, özellikle müşterilerde bu konuda henüz net bir algı oluşmuş değil. Bununla birlikte, özellikle hammadde üreticileri ve çimento üreticileri bu konuya büyük bir ilgi gösteriyor. Çimento sektörünün diğer paydaşı olan beton sektörü de bu dönüşümden etkilenecek. Diğer markalar ve paydaşlar da bu sürece dahil olacak ve buna hazırlıklı olmamız gerektiğini biliyoruz.
Biz de bu doğrultuda, sektöre nasıl daha fazla fayda sunabilmek üzerine çalışmalarımıza devam ediyoruz. Projelerimizi sürdürülebilirlik hedefleri doğrultusunda şekillendiriyoruz ve bu alandaki gelişmelere göre hazırlıklarımızı sürdürüyoruz. Şimdiden talep olmasa da bu gibi ihtiyaçların gelecekte ortaya çıkabileceğini öngörerek gerekli çalışmalarımızı yapıyoruz.
Dönüşüm anlamında çok fazla gelişme var. Saint Gobain bünyesinde, özellikle yapı kimyasalları alanında yeni markalar ekleniyor. Bu markalar, bizlerin de iş yapış şekillerini değiştirebilir ve özellikle 2025 itibarıyla önemli değişimlere yol açabilir. Şu anda net bir şey olmasa da bu değişimlere yönelik hazırlıklarımızı sürdürüyoruz. Fosroc'un yeni yılda katılmasıyla birlikte, dönüşüm daha da hızlanacak. Türkiye’nin dinamik yapısı ve dünyadaki değişken koşullar, bizleri her zaman hazırlıklı olmaya zorluyor.
Dijitalleşme konusu da grubumuzda büyük adımlar atılan bir alan. Şu an Türkiye’de sektörümüzde dijitalleşme hızla ilerlemiyor olsa da, sürdürülebilirlikle ilgili geliştirilen dijital programları Türkiye’ye adapte etmeye çalışacağız. Saint Gobain, Amerika’da, satın aldığı yapay zeka ile dijital ürün geliştiren firma ile beton sektörüyle ilgili bazı önemli projelere imza atıyor. Bu konuda bir sunum hazırlığındayız bazı Türk firmalarından sosyal medya platformları üzerinden Amerika’daki bu konularla ilgili sorular gelmeye başladı ve biz de bu sorulara yanıt verebilmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Ayrıca, globaldeki dijital platformlarımızı ve yeni web sitemizi Türkçe’ye adapte edip müşterilerimize tanıtmayı planlıyoruz. Bunun kullanımı ve sektöre adaptasyonu süreç içinde daha netleşecektir.
2024 yılı, Chryso için sektördeki dinamikleri iyi takip ederek hızlı reaksiyonlar vermeye odaklanılan bir yıl oldu. Hem maliyet etkinliği hem de yeni ürün tanıtımları açısından başarılı bir yıl geçirdik.
“Pazardaki rekabet gücümüzü koruyabilmek için yenilikçi çözümlerle büyümeye devam edeceğiz”
Chryso’nun 2025 yılı için belirlediği hedefler nelerdir? Özellikle sürdürülebilirlik, yenilikçi ürün geliştirme ve dijitalleşme gibi sektörün geleceğini belirleyecek alanlardaki öngörüleri ve planları nasıl şekillenmektedir?
Şu an 2024'ün son çeyreğindeyiz ve bazı önemli göstergeler ışığında şunu söyleyebiliriz: İş hacimlerinde bir miktar azalma bekleniyor ve bu eğilimin 2025'te daha da belirginleşmesi muhtemel. Her yıl benzer şekilde zorlukların artacağı öngörülse de, bu yıl daha ciddi bir daralma yaşanabileceği ihtimali oldukça yüksek. Bu duruma hazırlıklı olmamız gerektiğini düşünüyoruz. Önümüzdeki dönemde, yalnızca mevcut ürün portföyümüzü sürdürmekle kalmayacak, aynı zamanda daha yenilikçi ürünler geliştirmeye de odaklanacağız. Günlük ihtiyaçlara yönelik ürünlerin yanı sıra, pazardaki rekabet gücümüzü koruyabilmek için yenilikçi çözümlerle büyümeye devam edeceğiz.
“Yeni logomuz ve markamızla sektördeki liderliğimizi güçlendirerek, yenilikçi ve sürdürülebilir çözümler üretmeye devam edeceğiz”
Chryso'nun yeni logosu, markanın yenilikçi vizyonunu ve geleceğe yönelik stratejik yönelimlerini nasıl simgeliyor? Yeni logonun hikayesinden bahseder misiniz? Yeni logo, şirketin küresel pazardaki stratejik hedeflerini ve sürdürülebilirlik gibi kilit konulardaki yaklaşımını nasıl yansıtıyor? Chryso'nun bu yenilikçi hamlesi, sektördeki diğer oyunculara ne gibi mesajlar veriyor?
Sektörde global rakiplerimiz arasında yeşil logo kullanan bir başka marka bulunmamaktadır. Bu kararın hikayesi aslında benim şirkete katıldığım dönemin öncesine dayanıyor. Chryso, GCP markalarının Saint Gobain'in altında birleşmesinin ardından, yeni logo tasarımı üzerine çalışmalar başlatılmıştı. Hem coğrafi hem de sektörel açıdan hangi alanlara etki edebileceğimizi değerlendirerek bu süreç şekillendi. Sonuç olarak, yeşil renk seçildi ve bunun birkaç önemli nedeni var.
İlk olarak, hem Saint Gobain hem de Chryso sürdürülebilirlik konusunda sektördeki öncü markalar arasında yer alıyor. Bu yüzden, bu vurguyu logomuzda da görmek istedik. Ayrıca, Chryso'nun sarı rengi ile GCP'nin mavisi birleştirildiğinde doğal olarak bir yeşil tonunun ortaya çıkması, hem şirketlerin renk paletleriyle uyum sağladı hem de sürdürülebilirlik mesajını güçlendirdi. Global rakiplerimiz ve hizmet verdiğimiz paydaşlarımızın logo renkleri incelenerek de bu yeşil tonunun doğru tercih olduğuna karar verildi.
Logomuzun tasarımında, sürdürülebilirlik, karbon emisyonlarını azaltma gibi temel hedeflerimize de vurgu yapıldı. Aynı zamanda, logonun şekli de kapsayıcılık ve önderlik kavramlarını yansıtıyor.
Şirketin yeni stratejisi doğrultusunda, sistemimiz artık iki büyük oluşum altında yönetilecek: Özel İnşaat Kimyasalları (Special Construction Chemicals) ve Özel İnşaat Malzemeleri (Special Building Materials). Özel İnşaat Kimyasalları alanında Chryso markası, GCP markasının yerini alarak, faaliyet gösterecek. Bu alanda beton katkıları, çimento katkıları, dekoratif ürünler ve özel şap sistemleri gibi çözümlerimiz yer alıyor. Artık GCP markası burada kullanılmayacak.
Diğer taraftan, Özel İnşaat Malzemeleri alanında ise izolasyon ürünleri, enjeksiyon ürünleri ve özel harç grupları gibi kategorilerde GCP markası kullanılmaya devam edecek. Bu, mevcut stratejimizin bir parçasıdır .
Yeni logomuz, Saint Gobain’in genel stratejisiyle uyumlu olacak şekilde belirlendi. Ayrıca, inşaat sektöründe hızla değişen dinamiklere ve yenilikçi trendlere öncülük etme hedefiyle tasarlandı. Sürdürülebilirlik ve dijitalleşme gibi alanlarda sektörün dönüşümünü göz önünde bulundurduğumuzda, Yeni teknolojiler (Yapay zeka ve 3D üretim sistemleri…gibi) ve yeni çimento tipleri gibi yeniliklerin hızla yayılacağını öngörüyoruz. Bu değişiklikler, inşaat yapısını temelden etkileyecek ve biz de bu dönüşümü destekleyen bir logo ile sektördeki liderliğimizi pekiştireceğiz.
Birleşen iki büyük grup ve ortaya çıkan yeni stratejilerle birlikte, Chryso olarak hızla değişen dünyaya ayak uyduracak şekilde hizmetlerimizi sunmaya devam edeceğiz. Yeni logomuz ve markamızla sektördeki liderliğimizi güçlendirerek, yenilikçi ve sürdürülebilir çözümler üretmeye devam edeceğiz.
Chryso'nun mevcut pazarlama stratejilerinde, sektör dinamiklerine ve şirket hedeflerine uyum sağlamak adına geliştirilmesi gereken alanlar var mı? Yeni dönemde uygulamayı planladığınız pazarlama stratejileri neler olacak? Bu stratejilerin küresel mi yoksa yerel kültüre dayalı mı olacağı konusunda nasıl bir yaklaşım benimseyeceksiniz?
Chryso'nun pazarlama stratejilerini hem küresel hem de yerel dinamikler açısından değerlendirmek önemli. Türkiye'nin pazarlama koşulları ile küresel pazarın dinamikleri zaman zaman uyuşmayabiliyor. Bizim departmanımız, yalnızca yerel değil, aynı zamanda Orta Doğu ve Orta Asya bölgelerinde de faaliyet gösteriyor. Bu sebeple, pazarlama stratejilerimizi hem küresel hem de yerel perspektiften şekillendirmemiz gerekiyor. Planlarımız bu iki yaklaşımı birleştirerek daha uyumlu bir strateji geliştirmeye dayanıyor.
Chryso'nun pazarlama kültüründe yıllardır uygulanan bir yaklaşım var. Düzenli olarak oluşturulan yıllık pazarlama planları, şirketin hedeflerine ulaşmasında önemli bir rol oynuyor. Bu süreç, hem hazırlık gerektiren hem de stratejik bir bakış açısı geliştirmeyi sağlayan bir yapı sunuyor. Küresel düzeyde, özellikle dijitalleşme ve sürdürülebilirlik gibi öncelikli konulara odaklanacağız. Ayrıca, marka stratejilerinin doğru bir şekilde oturtulması ve mevcut bayrak ürünlerin pazara entegrasyonu da önemli başlıklarımız arasında yer alıyor.
Yerel pazarlama anlamında ise, B2B odaklı bir strateji izliyoruz. Bu konuyu açarsak; Müşteriye bir ürünümüzün faydalarını anlatmak bile pazarlamanın bir parçası. Teknik alanda gelen sorulara anında çözüm üretmek ve yerel ihtiyaçlara yönelik hızlı yanıtlar vermek, bizim pazarlama anlayışımızın temel unsurlarından biri. Bu tür yerel çözümler, anlık pazarlama faaliyetlerimiz olarak devam edecek.
Bunun yanı sıra, grubun belirlediği bazı stratejik ürünler ve markalar var. Bu ürünleri pazara adapte etmek ve doğru bir şekilde konumlandırmak için tüm ekip olarak birlikte çalışacağız. Chryso çok dinamik bir marka ve pazarlama stratejilerini sürekli olarak geliştiriyor. Ancak, ürün yönetimi ve marka yönetimi konularında biraz daha yoğunlaşmamız gerektiğini düşünüyoruz. Özellikle ürünlerin doğru bir şekilde konumlandırılması üzerinde daha fazla çalışacağız. Bu konuda eksiklikleri gidererek, Chryso'nun pazarda daha da güçlü konumlanmasını sağlayacağız. Çünkü, şirketin görünürlüğü, sunduğu ürünlerin tanıtımı ve müşteri portföyü ile çözüm ortaklıkları pazarlamanın en önemli unsurlarından biri.
Chryso'nun marka yönetimini daha etkin yaparak ve ürünleri daha doğru konumlandırarak, şirketimizin pazardaki konumunu çok daha güçlü hale getireceğiz.
Bu sayede, hem küresel hem de yerel pazarlarda daha etkili bir pazarlama stratejisi uygulayarak, gelecekteki hedeflerimize daha hızlı ulaşacağız.