Türkiye boya sektörü, uluslararası standartlara uygun kaliteli ürünleriyle gerçekleştirdiği ihracatta Avrupa genelinde önemli bir yer tutuyor. BOSAD (Boya Sanayicileri Derneği) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Akın AKÇALI ile BOSAD’ın gerçekleştirdiği faaliyetleri, çevre dostu “yeşil boyalar”ın sürdürülebilirlik için önemini ve 2022 yılının ilk çeyreğinde boya sektörünün durumunu konuştuk.
BOSAD’ın büyük ölçekli projelerinin başında yer alan Uluslararası Boya ve Boya Hammaddeleri, Yapı Kimyasalları Fuarı paintistanbul & Turkcoat, İstanbul’da gerçekleştirildi. 4 yıl aradan sonra düzenlenen fuara ilgi nasıldı? Boya ve kaplama sektörünü bir araya getiren fuarın Türk boya sektörüne katkıları neler oldu? İthalat açısından değerlendirmenizi istesek fuardaki potansiyeli nasıl yorumlarsınız?
4 yıllık aranın ardından 8’inci kez bir arada olmak bizler için çok keyifliydi. 200’ü aşkın katılımcı firmanın yer aldığı ve Avrupa, Uzak Doğu ve komşu ülkelerden yabancı katılımcıyla, 80 farklı ülkeden 1.118’i yabancı olmak üzere 7.211 sektör profesyonelini ağırladık. Ziyaretçilerimiz, fuarda yenilikçi ürün ve hizmetler ile en güncel gelişmeleri yakından inceleme fırsatı yakalarken, yerel ve ulusal sektör paydaşlarıyla iş bağlantılarını kurma ve güçlendirme olanağı sunan Paintistanbul & Turkcoat 2022 Fuarı; üretici ile alıcı arasında bir kez daha önemli bir köprü görevi haline geldiğini belirtmek isterim.
Avrupa Yeşil Mutabakatı ve Paris İklim Anlaşması gibi yasal düzenlemeler sürdürülebilirlik çalışmalarını da beraberinde getirdi. Bu düzenlemelerin boya sektörüne ve ithalata etkileri neler olacak? Uyum sağlama noktasında sektör paydaşlarına düşen görevler nelerdir?
Boya sektörü aslında Yeşil Mutabakat’ın öncelikli sektörleri arasında yer almıyor ve diğer sektörler kadar sera açığa çıkarmıyor. Kademeli olarak sektörümüzü de etkileyeceğinden biz de hazırlıklarımızı yapıyor ve gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Yenilenebilir enerjiye geçiş, çevresel etkilerin en aza indirilmesi gibi konular gündemimizde. Ayrıca bakanlıklarımız da bu konuda çalışmalar yapılıyor, devletimizin de konuyla ilgili geçiş sürecinde desteklerinin olacağı beklentisindeyiz. Gelişmeleri yakından takip ediyor geçiş sürecine uyum sağlayabilmek adına üretimlerimizi sürekli olarak iyileştiriyoruz.
Türkiye’nin Paris Anlaşması’nı kanunlaştırması kapsamında ise Türkiye merkezli şirketlerin 2050 yılına kadar emisyonlarını sıfırlamasına ve azaltmasına yönelik yeni yasaların oluşturulması öngörülüyor.
“Boyada tam olarak sürdürülebilirliğin sağlanması için ambalajından kutusuna kadar bütün malzemelerin geri dönüştürülebilir olması gerekiyor”
Dünyanın gündem maddelerinden birini de sürdürülebilirlik oluşturuyor. İnşaatın tamamlayıcı unsurlarından olan boyanın sürdürülebilirlik noktasında binanın ömrüne, yalıtım ve enerji verimliliğine katkısı nedir? Çevre dostu “yeşil boyalar” hakkında neler söylemek istersiniz?
Küresel ısınmanın ve iklim değişikliğinin ciddi bir sorun haline geldiği günümüzde, çevre dostu sürdürülebilir malzemelerin önemi artmış ve bu alandaki çalışmalar ivme kazanmıştır. Performansını yitirmeden uzun soluklu, canlılara, atmosfere, çevreye zararlı etkisi minimum olan boyalar üzerinde çalışmalar hızla bütün dünyada devam etmektedir. Kendi kendini temizleyen boyalar, leke tutmayan boyalar, sis ve buzlanma karşıtı boyalar, antimikrobiyel boyalar, UV filtreli boyalar, korozyon önleyici ve nem direnci gösteren boyalar; sürdürülebilirlik konusunda verimliliği arttırmaktadır. Örnek vermem gerekir ise kir tutmayan cephe boyaları sayesinde yapıların dış cephelerinde herhangi bir temizlik ve bakım ihtiyacı doğmayacak, cephede oluşan toz ve kirlilik yağmur ile birlikte yüzeyden koparak toprağa karışabilecektir. Ayrıca boyada sürdürülebilirlik konusunda sadece boya nezlinde değil, ambalajından, kutusuna kadar geri dönüştürülebilir olması, atığın en aza inmesi gerekliliği konusunun altını çizmek isterim.
“Sürdürülebilir bir gelecek için ekosisteme zararı minimum düzeyde, uzun ömürlü ürünler olmalı”
Teknolojik gelişmeler ve dijitalleşme birçok alanda olduğu gibi yapı sektöründe de dönüşüme neden oldu. Teknoloji ve inovasyon ile birlikte boya sektörünün geleceğinin hangi noktaya evrileceğini düşünüyorsunuz?
Gelişen teknoloji ile AR-GE ve inovasyona yapılan yatırımlar, boya üretiminin kalitesini gün geçtikçe arttıracaktır. Sürdürülebilir bir geleceğin parçası olarak ekosisteme zararı minimum düzeyde uzun ömürlü ürünlerin olacağını düşünmekteyim. Yaklaşık birkaç sene öncesine kadar Endüstri 4.0’a uyumlu olan teknolojilerin sanayiye nasıl entegre edeceğimizi tartışırken bugün 5.0 ile toplum odaklı insansız teknolojilerin adaptasyon sürecine girdik. 5. Endüstri devrimi ile yapay zekâyla çalışan otonom sistemler, sensörler, siber-fiziksel sistemler vb. teknolojilerden faydalanan, büyüyen bir sektörü haline geleceğimizi öngörmekteyim.
World Coatings Council’in (Dünya Boya Birliği) her yıl düzenlediği yıllık değerlendirme toplantısı 2023 yılında, Türkiye’nin ev sahipliğinde düzenlenecek. Bu toplantının detaylarıyla ilgili bilgi verebilir misiniz? Türk boya sektörüne katkıları neler olacak?
Hem BOSAD’ın 20. kuruluş yıldönümü hem de Cumhuriyetimizin 100. kuruluş yıldönümü olan 2023 yılında, dünya boya sektörünün temsil edildiği World Coatings Council’in (Dünya Boya Birliği) yıllık değerlendirme toplantısına ev sahipliği yapacağımız için son derece heyecanlıyız. Uluslararası bir etkinlik olması gelen konuklarımıza Türk boya sektörünü tanıtmak ve iş birlikleri sağlamak için uygun bir ortam sağlayacaktır. Çalışmalara başladık, detayları çok yakında paylaşıyor olacağız.
Türkiye ve dünyada boya endüstrisinin mevcut durumu hakkında neler söylemek istersiniz? 2021 yılı ve 2022 yılının ilk çeyreği boya sektörü için nasıl geçti? Boya sanayindeki ana trendler nelerdir?
Dünyada boya endüstrisinin değeri yaklaşık 164 milyar doların üzerinde. Boya hammaddelerinde reçine ve bağlayıcılar 35 milyar dolar, pigmentler 13 milyar dolar, katkı maddeleri 8 milyar dolar, solventler ise 6 milyar dolarlık bir paya sahiptir. Uluslararası boya pazarı 2010-2030 yılları arasında yıl bazında ortalama %3,5 büyümesi beklenmektedir.
Türkiye boya endüstrisinde mevcut durumunu özetlemem gerekirse, uluslararası standartlara uygun kaliteli ürünlerimiz ile yaptığımız ihracatta Avrupa genelinde 5. sırada yer almaktayız. Sektörümüz 164 milyar dolarlık dünya boya endüstrisinin yaklaşık %2’sine hakimdir. İKMİB (İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği) verilerine baktığımızda, 168 ülkeye ihracat yapan sektörümüz 2020 yılında 871 milyar dolar ihracat geliri elde etmiştir. 2021 yılında %27’den fazla artış ile toplam sektörel ihracatımız 1,1 milyar doları aşmış durumdadır. 2022 yılında geçtiğimiz yıllara nazaran biraz daha durağan geçtiğini söyleyebiliriz.
Boya sanayisinden ana trendler arasında ise daha önce belirttiğim gibi doğaya ve canlılara yönelik zararsız kimyasal maddelerinin kullanımları, EN71-3 gibi çocuk oyuncaklarında dahi güvenle kullanılan boyalara yatırımlar yapılmaktadır.