Çatılardaki yalıtımının enerji verimliliği ve sağlıklı, uzun ömürlü binaların inşa edilmesinde önemi nedir?
Çatı, bir binanın önemli noktalarındandır ve çatı yalıtımı yaptırmak binanın yapı ömrünü uzatır. Çatı yalıtımını yaptırırken binanın kullanım tipine uygun malzeme ve çatı sistemleri tercih edilmelidir. Yalıtımın sistemli bir şekilde, kaliteli işçilik ile yapılması bir yandan enerji tasarrufu sağlarken bir yandan da sağlık açısından önemli kazançlar sunar. Çatı sistemlerine örnek olarak; oldrim çatı, kiremit çatı, membran çatı verilebilir. Nimeçatı olarak tüm çatı sistemleri için hizmet sunuyoruz. Yalıtım, bir bütün olarak tüm detayları ile iyi dizayn edildiğinde sağlıklı ve konforlu yaşam alanları oluşacaktır. İyi dizayn edilmediğinde ise en büyük ısı kaybı yine çatılarda meydana gelecektir. Ayrıca bir binanın su ile ilk temas alanlarından biri çatılar olduğu için yalıtım bu noktada önem taşımaktadır. Konforlu yaşam alanları oluşturabilmemiz için çatı yalıtımının önemi bu söylediklerim ile ön plana çıkıyor.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından hazırlanan Planlı Alanlar İmar Yönetmeliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik yayınlandı. Bu yönetmelik çatı uygulamalarında, aldığınız taleplerde değişimler getirdi mi?
Evet bu noktada aldığımız taleplerde değişiklikler oldu. Birkaç örnek vermem gerekirse; bize çatı bahçesi talepleri gelmeye başladı. Özellikle teras çatılarda, toprak, çim ve benzeri örtüler ya da mevsimsel bitkilerin yetiştirilebileceği alanlarla birlikte su ve ısı yalıtımı isteniyor. Konforlu alanlar için de teras yalıtımının çok iyi yapılması gerekiyor. Nimeçatı olarak bunun için yeşil çatı sistemlerini öneriyoruz. Ayrıca çatının eğimi içinde kalmak şartıyla, altındaki bölüme ait, terasların da dâhil olabileceği mekânlar isteniyor. İnsanların çatıların bir kısmını açıp hem teras hem de yaşam alanı olarak kullanmak istediğine dair taleplerde artış olmaya başladı. Bunun için de çok iyi ısı ve su yalıtımı yapmak gerekiyor. Nimeçatı olarak bu tarz taleplerle gelen müşterilerimize her türlü malzeme ve işçilik desteği veriyoruz. Ayrıca binalarda döşemelerin uzantısı olarak yapılan çıkmalar isteniyor. Bunlar için ise her türlü çözümü kendilerine sunuyoruz. Yönetmelik, çatılarda yağmur suyunun toplanmasıyla ilgili de maddeler içeriyor. Bu noktada genel olarak çatıdaki yağmur suyunun depolanıp daha sonra sulamada kullanılması isteniyor.
“Bugünkü başarımızın en önemli yapı taşları; temiz ticaret ve dürüst hizmet etmektir.”
Nimeçatı olarak geniş ürün yelpazesi, yılların malzeme bilgisi ve uygulama desteği ile sektöre hizmet sunuyorsunuz. Yalıtım uygulamalarında doğru detaya doğru ürünün kullanılmasını da baz alarak değerlendirmek gerekirse ürün fiyatları, kalite ve uygulama açısından sektörü değerlendirir misiniz?
Nimeçatı olarak öncelikle neyi, kime ve niye sattığımızı çok iyi biliyoruz. Tecrübenin en doğru ve en kısa yolu buldurduğunun farkındayız. Bugün Zeytinburnu, İkitelli ve Çorlu olmak üzere 3 noktada müşterimize hizmet sunuyoruz. Değişen dinamikler arasında saygı ve dürüstlük gibi değişmeyen değerlerimiz var. Bugünkü başarımızın en önemli yapı taşları; temiz ticaret ve dürüst hizmet etmektir. Sektörümüzü değerlendirmek gerekirse her sektörde olduğu gibi bu sektörde de olumsuz yapılanmalar bulunuyor. Biraz önce de bahsettiğim gibi iki önemli değer bizim yolumuzu aydınlatıyor ve bizleri bu sahnede iyi birer oyuncu yapıyor.
İzolasyon, detay isteyen bir konu ve bu noktada doğru yere doğru malzeme kullanımı önem taşıyor. Çünkü her malzeme her yere kolaylıkla kullanılamıyor. Burada ise teknik malzemeyle birlikte teknik bilginin kullanımı ön plana çıkıyor. Bulunduğumuz bölgede bunu sağlayabildiğimizi düşünüyorum. Detay ürün isteyen ve bize gelen kişiler genelde “nereye gidersem herkes size yönlendirdi” diyor. Bu çok güzel bir durum ve ismimizin altını doldurduğumuzu gösteriyor. “Nimeçatı çatı ve yalıtıma dair her şey” mottomuzda söylediğimiz gibi her türlü çatı ve yalıtımla alakalı her şeyi bünyemizde barındırmaya çalışıyoruz.
Özellikle son yıllarda binalarda yatay mimariye geçilmeye başlandı. Artık yüksek binaların yerini daha çevreci ve insanların sosyal mesafeyi koruyabileceği projeler almaya başladı. Nimeçatı olarak bu süreci nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu noktada gerek firma olarak gerek iş ortaklarınızla yürüttüğünüz yeni çalışmalarınız mevcut mu?
Bu söylemiş olduğunuz konunun farkındayız ve gerekli adımları atıyoruz. İş ortaklarımız ile çevik birer organizasyon yapısı oluşturuyor ve buradan aldığımız enerji ile sektörümüze yön veriyoruz. Değişen koşullara hızlı ayak uyduruyor, sadece hızlı karar almak yerine hem hızlı hem de doğru kararlar alıyoruz. İş ortaklarımız ile sürekli istişare ederek sektörün değişen dinamiklerinden haberdar oluyor ve gerekli adımları hızlıca atarak kendimizi güncel tutuyoruz. Ayrıca iş ortaklarımızla eğitim, görüşme ve iş süreçlerimizi revize ederek müşterilerimize yeni imkânlar çerçevesinde hizmet sunuyoruz. Burada yaptığımız yenilikler ile sektörünün öncü firmalarından biriyiz diyebilirim.
“Yeşil çatılar kent sıcakları, atmosfer kirliliği, iklim değişikliği, oksijen üretimi gibi konularda ölçülebilir faydalar sunuyor”
Kentlerin hızlı gelişimi sonucu betonlaşmanın artması ve son dönemlerde yaşanan Covid-19 salgınıyla birlikte yeşil ve çevreci alanlara olan talep arttı. Bu talep doğrultusunda ise yeşil çatılar gündeme gelmeye başladı. Geleneksel çatı uygulamaları ile yeşil çatı uygulamaları arasında ne gibi farklar var?
Covid-19 süreci dünyada birçok zarara sebep olurken bazı yenilikleri de beraberinde getirmiştir. Burada öncelikli olarak bulunduğumuz durumun iyi yönlerine odaklanmalı, yarattığı fırsatları iyi görerek değerlendirmeli ve fırsata çevirmeliyiz. Genel olarak “yeni dünya düzeni” olarak tabir edilen bir kavram mevcut. Biz de bu kavramı sektörümüz için de ifade ediyor ve yeni sektör düzenine hızlı adapte olma fırsatını görüp bu talepler doğrultusunda hareket ediyoruz.
Geleneksel çatı ile yeşil çatı arasındaki en önemli farklılıklardan biri bina çatısının kullanım amacına uygun tercih edilmesidir. Ayrıca geleneksel çatılarda yapının korunumu ön planda iken yeşil çatılarda insan kullanımı etkili oluyor. Bununla birlikte geleneksel çatıların faydaları sınırlı iken yeşil çatılar kent sıcakları, atmosfer kirliliği, iklim değişikliği, oksijen üretimi gibi konularda ölçülebilir faydalar sunuyor. Geleneksel çatılar geçirimsiz yüzeyler sunarken yeşil çatılar toprak yüzey alanlarını artırarak kentlerin su tutma kapasitesini de etkiliyor. Kısacası yeşil çatıların geleneksel çatılara oranla çevresel ve ekolojik faydaları daha fazladır. Ayrıca yeşil çatıların günümüz ihtiyaçlarından olan ses yalıtımı konusuna geleneksel çatılardan daha fazla katkı sağladığı da yapılan araştırmalar ile kanıtlanmıştır. Yeşil alanlarda sosyal aktivitelerin yapılması da geleneksel çatılara oranla sunduğu avantajlardan biridir.
Yeşil alanların çatı ömrü uzatıcı etkisi, kendinden yenilebilir olması, enerji verimli olması ve yeni bir eğilim olan kentsel tarıma olanak sağlaması gibi ekonomik etkileri de geleneksel çatılara oranla daha fazla tercih edilmesine sebep oluyor.
Kullanılan ürün bazında değerlendirildiğinde yeşil çatılarda genellikle çim ya da maki tarzı ürünler tercih ediliyor. Eğer kullanılan ürün yüksek ağaç çeşitlerindense binanın içinde değil saksılarda bulunduruluyor. Fakat genel olarak bakıldığında yeşil çatılarda çim tarzı ürünler tercih ediliyor. Bu noktada talep edilen ve bizim sunduğumuz iki tür malzeme bulunuyor. Bunlar; su yalıtımı için kullanılan kök dayanımlı olan sürme esaslı malzemeler ve kök dayanımı olan membran ürünlerdir. Uygulama aşamalarına değinecek olursak öncelikle çift kat membran uyguluyoruz ardından onun üzerine keçe kullanıyoruz, keçeden sonra ise drenaj uyguluyoruz. Drenaj çim gibi üstteki köksüz bitkilerin alttan beslenmesini sağlıyor ve böylece su tasarrufu sunuyor.
Her zaman ifade ediyoruz. Yapı sektörü değişimin ve gelişimin hiç durmadığı bir sektör ve bu sektörde aldığınız talepler, endüstriyel çatı uygulamalarında ağırlık gösteriyor. Yeni çıkan teknolojiler, ürünler, uygulamalar endüstriyel çatılara yönelik taleplerde değişim getiriyor mu?
Yapı sektörü sizin de dediğiniz gibi sürekli gelişiyor. Biz de Nimeçatı olarak gelişime ve yeniliklere her zaman açık bir firmayız. Bu yönde aldığımız farklı talepler de oluyor. Örneğin son zamanlarda mevcut olan çatıların üzerine enerji tasarruflu olarak membranlı çatı güneş panelleri ön planda. Mevcut olan poliüretanlı çatı panelleri ise daha çok taşyünü panellerle değiştiriliyor. Yeni yapılan çatıların üzerine güneş panellerine uyumlu çatı panelleri de soruluyor. Mevcut poliüretanlı çatılar zamanla yerlerini taşyünü veya pır(yanmaz) panellere bırakıyor. Titanyum çinko kenet kaplamalar da uzun ömürlü olmaları ve tekrar kullanıma imkân sunmaları açısından son yıllarda oldukça talep görüyor.
Burası bir sanayi bölgesi ve insanlar yıllardır poliüretan panel kullanıyorlardı. Poliüretan panelin kullanıldığı alanlar hâlâ mevcut ama neticede poliüretan panel yanıcı bir malzeme ve yangınlara neden olabiliyor. Kurumsal firmalar, yabancı menşeili firmalar ya da zamanında poliüretan yapılan binalarda süresi dolanlar bir daha çatısını kaplayacağında taş yününü tercih ediyor. Taş yünü panel hem ısı hem ses hem de yangın yalıtımı açısından iyi bir ürün.
Son zamanlarda enerji tasarrufu dediğimiz için enerji panelleri çok tercih edilmeye başlandı. Güneş panellerine uyumlu paneller sorulmaya başlandı. Güneş panellerine uygun çatı panelleri istenmeye başlandı.
Nimeçatı olarak müşteri odaklı kaliteli ve güvenilir hizmet anlayışıyla şubelerimizde en uygun çözümleri sunmak için şevkle çalışıyoruz, çalışmaya da devam ediyoruz.