17 Ağustos 1999 Marmara Depremi’nin üzerinden 26 yıl geçti. Ancak İstanbul’da hâlâ yüzbinlerce aile, depreme karşı dayanıksız evlerde yaşıyor. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı verilerine göre İstanbul’daki 6 milyon konutun 600 bini hâlâ depreme karşı çok riskli durumda. Türkiye genelinde eski yapı stokunun yenilenmesi, deprem testini geçen yapılarda ise ek güvenlik önlemlerinin alınması hayati önem taşıyor.
“Su sızıntısı, korozyon ve yapısal
zayıflama tehlikesi”
Bu noktada göz ardı edilen unsurlardan biri de
binaların bodrum katlarında yer alan betonarme su depoları. Ekomaxi Yönetim
Kurulu Başkanı Osman Yağız, betonarme su depolarının zamanla taşıyıcılığını
kaybederek yapının güvenliğini tehdit edebileceğine dikkat çekti ve “Binaların
bodrum katındaki betonarme su depoları, yıllar içinde sızıntı yaparak taşıyıcı
elemanlarda; paslanma, çatlama ve çürüme riskine yol açabiliyor. Bu durum,
binanın yük taşıma kapasitesini düşürerek deprem güvenliğini ciddi biçimde
tehlikeye sokuyor.
Biz, riskleri ortadan kaldırmak için cam elyaf
takviyeli kompozit malzemeden üretilen GRP su depolama sistemlerini öneriyoruz.
Yüksek mukavemet katsayısına sahip bu sistemler, dış basınçlara karşı dayanıklı
oluyor. Böylece su sızıntısı tamamen önleniyor.” dedi.
Yapı güvenliğinin bütüncül şekilde ele alınması
gerektiğini vurgulayan Yağız, sözlerini şöyle sürdürdü: “Apartman ve site
yönetimleri ile işletmeler, depoların yarattığı riskin farkına varmalı ve
gerekli dönüşüm adımlarını atmalıdır. GRP sistemler, demonte yapıda olduğu için
kurulumu kolaydır ve bir apartmandaki betonarme deponun yerine yalnızca 2
günlük bir çalışma ile kolaylıkla kurulabilir.” diyerek sözlerini tamamladı.