Yapı Magazin
“Sürdürülebilir Bir Gelecek İçin Türkiye’nin Her Noktasına Enerjimizi Ulaştırıyoruz”

“Sürdürülebilir Bir Gelecek İçin Türkiye’nin Her Noktasına Enerjimizi Ulaştırıyoruz”

Enerji maliyetlerinde yaşanan artış güneş enerji sistemlerine olan talebi de artırdı. Güneş enerji sistemlerinin kurulumundan bakım hizmetlerine kadar birçok alanda sektöre inovatif çözümler sunan TRİ-ON, otomasyon alanlarında müşterilerine terzi usulü projeler de gerçekleştiriyor. TRİ-ON’un sektöre sunduğu inovatif ürünleri, sürdürülebilirlik çalışmalarını, GES’in kurulumundan bakım ve onarımına kadar dikkat edilmesi gereken noktaları anlatan Kurucu Ortağı ve İş Geliştirme Müdürü Kerem Can Terzi, yeni yönetmelik ve uygulamaların sektöre etkilerini de değerlendirdi.
“Her zaman daha iyisi” mottosuyla güneş enerji santral kurulumundan bakım hizmetlerine kadar birçok alanda sektöre inovatif çözümler sunuyorsunuz. TRİ-ON’u kurma hikâyenizi ve hedeflerinizi sizlerden dinlemek isteriz…
Fotovoltaik çözümler sunan EPC (Mühendislik, Tedarik, İnşaat) firmalarında proje, satın alma, denetim gibi departmanlarda yaklaşık 7-8 yıl çalıştıktan sonra 2020 sonlarında Türkiye’nin ilk hibrit lisanslı çatıGES projesi bünyesindeyken fikir olgunlaşmaya başladı. TRİ-ON’u da bir proje gibi ilmek ilmek işleyerek 2021 yılı son çeyreğinde faaliyete geçirdik.
Bakıldığı zaman her girişimcinin hedefleri büyüktür ve bizler de “Sürdürülebilir bir gelecek için memleketin her noktasına enerjimizi ulaştırıyoruz” sloganıyla ne kadar iddialı olduğumuzu gösteriyoruz. Ancak, gerek ülke dinamikleri gerekse sektördeki konumumuz itibariyle sağlam ve emin adımlarla ilerlememiz; gerçekleştirdiğimiz ve gerçekleştireceğimiz projelerimizin kalitesiyle adımızdan söz ettirmemiz bizim için en gerçekçi hedefimizdir. 
Bildiğiniz gibi özellikle son dönemlerde sürdürülebilirlik çalışmaları önem kazandı ve daha yaşanabilir bir dünya için ülkeler, kurumlar ve firmalar harekete geçti. Avrupa Yeşil Mutabakatı, Paris İklim Anlaşması ve Yeşil Kalkınma Yolunda Türkiye gibi yeni çalışmaların yanı sıra mevcut yönetmeliklerde de değişiklikler meydana geldi. Hayata geçirilen sürdürülebilirlik projeleri, teşvikler ve yönetmelikler, Güneş Enerji Sistemleri (GES)’nin kullanımı da dahil olmak üzere sektörü nasıl etkiler? Güneş Enerji Sistemleri’nin Türkiye’de tercih edilme sıklığı ve enerji verimliliğinin sağlanması noktasında önemi nedir?
Paris Anlaşması, Avrupa Yeşil Mutabakatı, EPİAŞ YEK-G gibi sözleşmeler ve sistemlerin ülkemizde ve dünya genelinde kaynakların hem efektif hem de doğru kullanımı için yürütülen çalışmalar tabi ki fotovoltaik sistemlere yönelinmesinde olumlu bir etkiye sahip. Bunun yanı sıra, Karadeniz’in kuzeyinde yaşanan savaşın tetiklediği enerji krizi de, yenilenebilir ve alternatif enerji kaynaklarının önemini artırdı. Bugün Avrupa krizle yüzleşirken, yarın ülkemizin böyle bir kriz senaryosu ile karşılaşması durumunda onlardan çok büyük bir artımız olacak: Güneş!
Şu an Türkiye’deki santrallerin kurulu gücüne baktığımızda 9 GW’a yakını güneş enerji sistemleri ile enerjimizi sağlıyor. Fakat Türkiye’nin en az güneşlenme süresine sahip Rize’den bile daha az güneşlenmeye sahip Almanya’da 58 GW kapasitenin üzerinde GES bulunuyor… Dolayısıyla hâlâ yolun çok başında olduğumuzu söyleyebilirim.
Yönetmelikler ve uygulamalara değinecek olursak Lisanssız Elektrik Üretim Yönetmeliği şu an için iç enerji ihtiyacına yönelik uygulanıyor. Yönetmelikteki son değişikliklere göre en fazla tükettiğiniz enerji miktarı kadar, ihtiyaç fazlası enerji üretiminizin satışını gerçekleştirebiliyorsunuz. Bu değişikliklerin geçmişe dönük uygulanmaya başlaması hali hazırda kurulu santral yatırımcılarda mağduriyete neden olsa da, elektrik tüketim birim fiyatlarına baktığımızda enerjinin satışa göre iç ihtiyaçta değerlendirilmesi daha fizibil görünüyor. Keza bugün için endüstriyel tüketim noktalarında yatırımı yapılacak GES’lerin başa baş noktasının 1,5-2 yıla kadar düştüğünü görüyoruz.

“Bir santralin doğumu diyebileceğimiz çağrı mektubu başvurusundan geçici kabulüne kadar tüm kalemlerin hassasiyetle ilerletilmesi gerekiyor”
Binalarda Enerji Performansı Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ile birlikte 2000 m²’nin üzerindeki yapıların NSEB olarak inşa edilmesi zorunlu hale getirildi. GES uygulanacak projede ürün seçiminin yanı sıra hangi noktalara dikkat edilmeli? GES uygulanacak çatının sahip olması gereken özellikler nelerdir?
Ürün seçimi tabi ki çok önemli. Santral kurulum maliyetlerine baktığımızda ortalama %65’ini yalnızca fotovoltaik paneller oluşturuyor. Her ne kadar panel üretim proseslerinde kalite standartları uygulansa da, yatırımcılarımıza her zaman üçüncü bir göz olması açısından işveren mühendisliği ve denetim firmalarını öneriyoruz. İşveren mühendisliğinde biz de kurulum esnasında aynı zamanda kontrol altında oluyoruz. İşimizi doğal olarak en iyi şekilde yaptığımız için yatırımcılar, bu çalışma sisteminde kendini çok daha güvende hissediyor.
Paneller dışında inverter, alt yapı konstrüksiyonları, kablo tavaları, kablolar ve kablolamadaki reglajlar da kurulum esnasında önemli maddeler. Aslına bakarsanız bir santralin doğumu diyebileceğimiz çağrı mektubu başvurusundan geçici kabulüne kadar tüm kalemlerin hassasiyetle ilerletilmesi gerekiyor. Neticede bu ürün ve uygulamalar ile hem yatırımcıya hem ülkemize katma değer sağlıyoruz.
GES kurulumlarında projelendirmenin doğru yapılması, işçiliğin doğru proje ile doğru şekilde uygulanması ürün kalitesi dışında dikkat edilmesi gereken konuların başsında geliyor. Özellikle çatıGES’lerde çatının yapısının, gölgelenme unsurlarının ve kirlenme faktörleri gibi konuların projelendirme esnasında değerlendirilmesi gerekiyor. Ayrıca dikkat edilmesi gereken noktalardan biri de çatıların eğimleri… Kuzeye eğimli bir çatıGES, güneşine yeterli seviyede kavuşamayacaktır. Kuzey yönlü lokasyonlarda konstrüksiyonla eğim güneye doğru verilebilir, tabi ki çatının tüm bu yükü kaldırabiliyor olması şartıyla. Bu da az önce dediğim gibi doğru mühendislik hesaplamalarından geçiyor.
“Güneş enerji sistemleriyle ilgili amortisman süresi araziye, endüstriyel çatıya veya meskene kurulmasına göre değişiyor”
Güneş enerji sistemleriyle ilgili merak edilen konulardan biri de GES yatırımlarının geri dönüş süreleri… Peki güneş enerji sistemleri kendini ne kadar sürede amorti eder? Amorti süresi bölgelere göre değişiklik gösterir mi? Amortisman süresini düşürmek için hangi adımlar atılmalı?
Biliyorsunuz, özellikle son bir yılda enerji maliyetlerimiz inanılmaz bir şekilde arttı. Bu sorun enerji sektöründe ilgiyi güneşe çekse de yine de kimsenin istemeyeceği bir durum. Geçtiğimiz yıl büyük çaplı GES’lerde 4-6 yıl, meskenGES’lerde 8-9 yıl gibi bir amortisman süresi hesaplıyorduk. Ancak günümüze geldiğimizde endüstriyel çatıGES’lerde biraz evvel bahsettiğim üzere geri dönüş süresi 1,5-2 yıla düşmüş vaziyette. Her ne kadar enerji maliyetleri yüksek olsa da amortisman süresi ve enerji maliyetlerinin artması, yatırımcıların dikkatini çekiyor. Artık enerjideki maliyetler nedeniyle güneş enerjisi ile ilgili bilinç de artıyor. 
Geri dönüş süreleri GES’in araziye, endüstriyel çatıya veya meskene kurulmasına göre değişiyor. Aynı tip ve kapasitede, aynı işçilik ve malzeme maliyetlerine sahip farklı bölgedeki iki santralin geri dönüş süreleri ayrı çıkabiliyor. Yıl içindeki güneşlenme süreleri, iklim şartları enerji üretimini etkilediği için amortisman süreleri de farklı olabiliyor. Tüm bu etkenlerin hesaplamaları yapılıp, proje ile birlikte yatırımcı bilgilendirilir.
Amortisman süresini düşürmek için, böyle bir yatırım düşüncesi varsa hemen kararı alınmalı. Çünkü hesaplanan başa baş noktası, bugünün maliyetlerini içermektedir. İki yıl önce geri dönüş süresi 7 yıl öngörülen bir GES yatırımı, bugün maliyetini karşılamış ve kazanç sağlamaya başlamış olabilir.

“Temizlik konusunda robotik temizlik cihazları satış ve teknik servis başlıkları altında yatırımcılara çözüm ortağı oluyoruz”
GES sistemlerinin enerji verimliliğinin sağlanması için öneminden bahsetmişken önemli hususlardan biri olan bakım ve temizliğine de değinmek isteriz… Güneş Enerji Panelleri’nin bakım ve temizliğinin enerji verimliliğine ve panelin ömrüne etkisi nedir? Güneş Enerji Panelleri’nin bakım ve temizliği için TRİ-ON olarak sektöre nasıl çözümler sunuyorsunuz? Temizlik yönteminin kurulumdan önce planlanması nasıl bir katma değer sunar?
Temizlik hususunu ayrıntılandıracak olursam, GES projelendirmesi ve tasarımı yapılırken gölge unsuru ve yönlerden bahsederken kirlenmeyi de hesaplamak gerektiğini söylemiştim. Kirlenen bölgelerden mümkün olduğunca kaçınılarak kurulumu yapılan santralde temizlik operasyonunuza ayıracağınız bütçe ve zaman bir hayli azalabilir. Ama bu demek değildir ki hiç temizlik yapılmasın. 25 ile 30 yıl performans garantisi verilen fotovoltaik panellerin bu süreci taahhüt edilen şekilde tamamlaması için muhakkak kirliliğin seviyesi ve cinsine göre periyodik olarak temizlenmesi gerekir. Belki santral çevresinde herhangi bir kirlilik faktörü yoktur, ancak doğal kirlenme dediğimiz polen, böcek larvaları, tozlanma gibi etkenlerden ötürü yılda en az 2 defa temizlik yapılması elzem olacaktır. Hele ki, kirlenmenin yüksek olduğu sanayi bölgelerinde çok daha sıklıkta temizlik yapılması gerekebilir. 
TRİ-ON Enerji olarak kurulum hizmetlerimizden ayrı olarak kurulu güneş enerji santrallerine bakım hizmeti de vermekteyiz. Temizlik hususunda ise robotik temizlik cihazları satış ve teknik servis başlıkları altında yatırımcılara çözüm ortağı olmaktayız. Yakın zamanda temizlik hizmeti de vermeyi planlamaktayız.
Dijitalleşme ve bağlanabilirlik yapı sektöründe de büyük bir dönüşüme neden oldu. TRİ-ON olarak GES kurulumu başta olmak üzere, kullanıcılara satış öncesi ve sonrası hizmetlerde bağlanabilir teknolojilerle nasıl çözümler sunuyorsunuz?
Güneş enerji santrallerinde inverterlar datalogger dediğimiz komponent aracılığıyla bizlere bilgisayar veya telefon aplikasyonu aracılığıyla üretim değerlerini iletiyor. Bunlar inverter ve datalogger üreticilerinin sağladığı bir hizmet. Ancak istenildiği takdirde SCADA, izleme çözümlerimizi de sunuyoruz. Ayrıca PLC, otomasyon alanlarında müşterilerimize terzi usulü projeler de gerçekleştirmekteyiz.
Şebeke hattının bulunmadığı ya da işlevsel bir elektrik şebekesinin olmadığı yerlerde off-grid akülü güneş enerji sistemleri tercih ediliyor. Off- grid akülü güneş enerji sistemlerinin seçimi ve uygulanmasında hangi noktalara dikkat edilmeli? Bu sistemlerin zaman, maliyet, uygulama noktasında avantajları nelerdir?
Off-grid sistemlerde en önemli nokta tüketimi doğru hesaplayabilmek. Buna istinaden depolama kapasitesini de belirliyoruz. Tabi burada da güneşlenme süreleri ve iklim şartları devreye giriyor.
Depolama, hâlâ yüksek bir maliyet. Bu nedenle, tarımsal sulama, bağ evleri gibi şebeke elektriğinin olmadığı dar bir kapsamda tercih sebebi olabiliyor. Bunun dışında, Resmi Gazete’de 5 Temmuz 2022’de yayınlanarak yürürlüğe giren kanunla taahhüt ettikleri güç kadar GES kuracak elektrik depolama tesislerine, lisans alabilme şansı tanınmasıyla önümüzdeki süreçte depolama ile ilgili daha çok şey konuşabileceğiz.
Son olarak eklemek istedikleriniz var mıdır?
TRİ-ON Enerji ve kendim adına bu güzel sohbet için Yapı Magazin dergisine ve sizlere çok teşekkür ederim. Dilerim, daha çok uzun sohbetlerimiz olacak. Güneşiniz parlak, enerjiniz yüksek olsun!

Etiketler:

TRİON, TRİ-ON Güneş Enerji Sistemleri, Güneş Enerji Sistemleri, fotovoltaik, Kerem Can Terzi, EPC,

Paylaş:
İLGİLİ İÇERİKLERE GÖZ ATIN
Our site uses cookies. Learn more about our use of cookies: cookie policy

Sign Up for Our Newsletter